İnsanı rahatlatan kokuların başında gelir taze pişmiş ekmeğin kokusu… Kimilerine çocukluğunu, kimilerine annesini, kimilerine geçmişte kalan fakir ama sevgi dolu sofraların huzurunu hatırlatır. Nerede duyarsanız duyun bu kokuyu, algınız açılır, ruhunuz bir sakinleşir, aç ya da tok olmanıza bakmadan sizi öylece teslim alır anılarınızda bir yerlerde.
Keyiflenirsiniz, elinize bir parça sıcak ekmeği aldığınızda üstüne süreceğiniz tereyağını düşünürsünüz. Kuru kuru bile yeseniz sizi ziyafet sofrasından kalkmış gibi hissettirme yetkisi vardır kendisinde:) Öyle anlara saklar ki beyninizi, siz bile anlamazsınız ufacık bir koku reseptörü ile kimyanızda değişenleri…
E kendisini bu kadar çok seviyorken ve aşkla kendisinden bu kadar bahsetmişken geçmişine bir bakalım ekmeğin, ne dersiniz?
İnsanlığın en eski yiyeceklerinden biridir ekmek. Nesillerin devamı insanoğlunun öncelikli ihtiyacı olan aç karnını doyurmak yani yemek yemekle mümkün iken, en temel besin maddelerinden olan ekmeğin de ademin evrilmesi gibi binbir türlü değişimden geçtiği de aşikardır. Ama ana maddesi değişmemiştir bunca asırdır ekmeğin ki bu da önemli bir sadakattir kendisi için.
Çok değil bundan 15-20 yıl öncesine kadar da anneannelerimizin, babaannelerimizin, teyzelerimizin evlerinde sevgiyle, emekle, alınteri ile pişen ekmeklerin kokusu, sabaha günaydın dedirtirdi bizlere. Ah ahhh… Gözümün önünde an gibi o kahvaltı sofralarındaki peynirlerin, tereyağların, balların arz-ı endam eyleyişi…
Şimdilerde ise ancak “organik” tabelası altında satışını mümkün kılan bir dünyanın içinde ulaşabiliyoruz onlara maalesef.
Bu durumda haliyle ekmek severlere “kendi ekmeğini kendin yap dedirtir” hale getirmiştir. Hiç eliniz değmediyse unlara, tariflere; gelin az buçuk bilgi sahibi yapalım sizi konuyla ilgili.
Efenim ekmeğinizi kabartacak, onu puf puf yapacak maya; işin püf noktasını teşkil eder. Üşenmeden, korkmadan ve püf noktalarına dikkat ettikten sonra en lezzetli ekmekleri yapmamanız söz konusu bile olamaz. Şayet bu yola baş koyduysanız; bilmeniz gereken en önemli konunun, doğru mayayı seçmek gerektiğini bilin, gerisi gelir.
Maya seçimi
Peki işin sırrı dediğimiz maya nedir desek? Tek hücreli bir organizma olup hamuru kabartma hikayesi ise tamamen kimya ile alakalı olan, yaş, kuru, instant ve ekşi maya olarak dörde ayrılan mayadan; acemi ekmek severler için ekşi maya dışındakileri seçmek en mantıklı seçim olacaktır diyebiliriz. Yapım aşamasında 42 gram yaş mayanın (bir küçük paket), 17 gram kuru mayaya eşit olma formülüne dikkat etmenizde işinizi kolaylaştırmak adına yeterli olacaktır. Ayrıca mayaları kuru ya da yaş ayrımı yapmadan suda fermante etmek yani çözülmesini sağlamak, hamurun kolay yoğurulmasını ve kabarmasını da sağlayacaktır.
Un tercihi
Ekmeğin içeriğinin ikinci maddesi, undur.Un tercihiniz ekmeğin herşeyiniz etkileyecektir, bunu unutmayın. İlk ekmek yapımı aşamanızda beyaz unla başlamanızı önermek daha doğru olacaktır. Kıvamını, tadını, dokusunu tutturduktan sonra tam buğday, tahıllı, çavdarlı, karabuğdaylı unlara geçerek çeşitlerini arttırabilirsiniz ekmeklerinizin. Unu kullanırken havalanması için elemeniz, hamuru iyice yumuşatmakta etkilidir.
Tariflere uyun
Şayet tarife göre ekmek yapıyorsanız ölçülere riayet edin. Tariflerdeki ölçüler için mutfak tartısı edinmeniz malzeme ölçülerindeki uyumu sağlamanıza yardımcı olacaktır.
Miktarları küçük tutun
E acemiyiz malum:) Küçük küçük ekmekçikler yapın. Hem hamuru yoğurmanızı hem içlerininin lokum gibi pişmesini sağlamış olursunuz. Minik ekmeklerden sonra kiloluk lezzetli ekmeklerin yapımını ustalıkla halledeceğiniz kesin.
Yoğurma aşamasında unu az kullanın
Tezgaha koyduğunuz hamuru yoğururken çok un kullanmanız sadece hamuru sertleştirecektir ki bu da hamurun ayarını bozacak ve yapım sürecini eziyetli hale getirecektir.
Hamurun mayalanması için kendinize zaman verin
Yoğurduğunuz hamuru oda sıcaklığında 1 saat, kendi kabında yarım saat bekletin ki, iyice kabarsın ve demlensin içindeki malzemeler. Bu sayede kıvamını güzelleştirirsiniz hamurun.
Kışın oda sıcaklığı düşük olduğu için fırını önceden 60 derecede 10 dakika ısıttıktan sonra hamuru mayalamaya bırakın.Fırının ağzının kapalı olması kaydıyla bu süreyi dikkate alarak pişirme evresine geçin hamuru.
Önce kolay tarifleri seçin
Hemen köy ekmeklerine geçerek ustalık evresine geçmeye çabalamayın. Sonuçlar sizi tatmin etmezse ekmek yapma sevdanızdan ilelebet vazgeçmek zorunda kalabilirsiniz.
Pişirirken dikkat edeceğiniz püf noktalar 
Ekmeğin hamurunu pişirirken fırının içine bir kap dolusu su koyun. Kabuğu ince bir ekmek yapmak niyetindeyseniz hamurun üzerine ister elinizle ister püskürtmeli bir şişe yardımıyla su serpmeyi ihmal etmeyin. Tüm bunları dokusu güzel, içi iyi pişmiş ve mis kokulu ekmekler yapmak adına dikkatle takip ediyoruz, unutmayın:) Bu arada ekmekcikleri fırına sürmeden önce fırını ekmeğin tarifinde yer alan ısıda ısıtmayı ihmal etmeyin. Belirtilen ısı ayarını da sürekli değiştirmeyin. Malzeme fırındayken fırının kapağını sıklıkla açmayın ki, ağır ağır ve içini ala ala pişmeye fırsatları olsun hamurların.
Hamur piştikten sonra ne yapmalı ?
Ekmeğinin piştikten sonra hemen kesmeyin onu. İlk bıçak darbesiyle beraber cıvık bir hale dönmemesi için ekmeğin, oda sıcaklığında 30 dakika bekletin onu. Isısını atan ekmeği dilim dilim keserek tüketin ve kestiğiniz dilimleri yemeyecekseniz uzun süreli taze kalmasını sağlamak için, kalan dilimleri buzdolabına atın. İhtiyaç oldukça ya oda sıcaklığına kendiliğinden gelmesini ya da ısıtarak tüketmeyi tercih edebilirsiniz ekmeğinizi.
Daha nice mutfak maceralarında, yeni tariflerle, sevdiklerinize sunacağınız ziyafetlere merhaba diyelim o zaman…
Bal olsun, şifa olsun, afiyet olsun herkese:)
Kadinvesaglik.org
