18 aylıkken oğulları Ege’nin işitme kayıplı olduğunu öğrenen Bilgin Ailesi, yaşadıkları zorlu süreçte koklear implant öncesi ve sonrası hayatlarındaki değişimi anlattı.
Baba Mehmet Bilgin, tek çocukları 15 yaşındaki Ege Gürhan Bilgin’in işitme kaybını 18 aylıkken fark ettiklerini belirterek, “Eşim Handan Bilgin oğlumuzun oyun oynarken anahtarlıktan çıkan sese tepki vermediğini gözlemlediğinde, aklımıza kulak iltihabı geldi. İşitme kayıplı olabileceği aklımızın ucundan geçmedi. Ertesi gün doktor oğlumuzun işitme kayıplı olduğunu söyleyince başımızdan aşağı kaynar sular döküldü” dedi. Çaresizce çözüm aramaya başladıklarını anlatan Bilgin, araştırmalar ve görüşmeler sonucu Marmara Üniversitesi Hastanesi’nde tedavi sürecine başladıklarını kaydetti. Doktorların talimatlarıyla Ege’ye kulak arkası işitme cihazı aldıklarını söyleyen Bilgin, “Ege bu cihazı 3 ay kullandı ve bir sonuç alamadık. Doktorlar Ege’nin 2 yaşını doldurmadan hemen koklear implant ameliyatı olması gerektiğini söyledi. İşte asıl hikayemiz burada başladı” diye konuştu.
“Duyduğunu anladığımız an dünyalar bizim oldu”
Koklear implant ameliyatı ile ilgili araştırmalara başladıklarını kaydeden Bilgin, şöyle devam etti; “Koklear implantın nasıl çalıştığını ve kişiye sağladığı faydaları öğrendiğimizde hemen ameliyat olması gerektiğine karar verdik. Ankara Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde karar kıldık ve Ege’nin ameliyatı gerçekleşti. Odyoloğu ses işlemcisini taktığı zaman, oğlumuz ilk defa net bir şekilde duymaya başladı. Duyduğunu anladığımız an dünyalar bizim oldu. Tarifi çok zor duygular yaşadık.”
“Kendini ifade edebilmeye başlayınca agresif tavırları ortadan kalktı”
Ege’nin ilk duymaya başladığında şaşkın şaşkın sesin nereden geldiğini anlamaya çalıştığını ifade eden Bilgin, şunları kaydetti; “Etrafına bakınıp durdu. Ege’nin duymasıyla birlikte dil eğitimi alması gerektiğini anladık. Zamanla kelimeleri öğrenip kendini ifade etmeye başladı. Duyamadığı ve kendini ifade edemediği için oğlumuz hırçın ve agresif bir çocuktu. Duyup, konuşabilmesi ile bu agresifliği yok oldu.”
“Koklear implant sayesinde normal duyan çocuklardan hiçbir farkı yok”
Koklear implant sonrası oğullarına ilk olarak dil terapisi dersi aldırdıklarını anlatan Bilgin, süreci şöyle anlattı; “Daha sonra Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde İşitme Engelli Çocuklar Eğitim, Araştırma ve Uygulama Merkezi’ne (İÇEM) aile terapisine gittik. Terapileri aksatmadığımız için Ege, İÇEM’e kabul edildi. İki yıl süren bir eğitimin ardından Ege’nin konuşması gelişti. Her daim ‘Acaba konuşabilecek mi? Anne, baba diyebilecek mi?’ diye düşünürken ilk ‘Baba’ deyişiyle birlikte hazırlıksız yakalandım. Çünkü ne zaman konuşup ‘Baba’ diyeceği belli değildi. Aslında hazırlıksız yakalanmak o duyguyu daha yoğun yaşamama neden oldu. Normal duyan çocuklardan artık hiçbir farkı yok. Sizi çok iyi anlayabiliyor, derdini anlatabiliyor. Bunu koklear implant ile başardık. Ege, normal işiten çocuklar ile birlikte rahatça eğitim aldı. Önümüzdeki dönem ise liseye başlayacak.”
“Oğlumun tanımıyla; Baba gibi babayım”
Kendini oğlunu canından daha çok seven ve sevgisini her türlü belli eden, ona her türlü desteği veren bir baba olarak tanımlayabileceğini söyleyen Bilgin, oğlunun tanımına göre ise ‘Baba gibi babayım’ diyerek sözlerini tamamladı.