Devamı
    Ana Sayfa Blog Sayfa 304

    Un Helvasında Son Noktayı Koyuyoruz!

    0

    Yemekten kalkalı bir kaç saat olmuştur ama nedenini bilemediğiniz bir yeme dürtüsü başlar. Buzdolabına yapılan her seferden ganimetsiz döner, canınızın ne çektiğini bir türlü bilemezsiniz. İlk aklınıza düşenler hep tatlıdır. Derken zihninizde bir ışıltı olur ve birden dünyanın en parlak fikrini bulmuşcasına kafanızda şu ses yankılanı: “Un helvası”.

    Aranan tatlı bulunmuştur. Hemen mutfağa gidilir ve malzemelere şöyle bir göz gezdirilir. Hepsi tamamsa hadi hep beraber başlayalım.

    Her ailenin un helvasını iyi yapan bir üyesi vardır mutlaka. Ancak biz sınırları biraz zorlayarak size nihai tarifi bulduğumuzu söyleyeceğiz. O eltiyi, görümceyi ya da babaanneyi kıskandıracak kadar iyi bir un helvası yapmaya hazır mısınız?

    Önce malzemeler:

    * 100 gram tereyağı

    * 1 çay bardağı mısırözü yağı

    * 2 su bardağı un

    * Kırılmış badem (Tercihe göre)

    * 2 su bardağı toz şeker

    * 2 su bardağı ılık su

    * 2 çorba kaşığı toz şeker

    * 1,5 su bardağı süt

    Muhteşem bir un helvasının en önemli aşaması unun kavrulmasıdır. Sadece renginin koyulaşması, kokusunun gitmesi yeterli değildir. Çok kısık ateşte sabırla, uzun uzun kavurmak gerekir. Biz diyelim 45 dakika, siz deyin 1 saat. Tereyağını biraz ertitip sıvı yağ ile karıştırdıktan sonra unu ilave edin. Kavurma terapisi başlasın… Kavurmanın son 15 dakikasında bademleri de eklemeyi unutmayın.

    Diğer tarafta şekeri sütün içinde bir süre kaynatın. Biraz koyulduğunu gördükten sonra bu karışıma ılık suyu ekleyerek karıştırın. Yeterince avrulduğuna kanaat getirdiğiniz un helvasına 2 çorba kaşığı toz şekeri de ilave ederek 1 dakika kadar daha kavurun ve altını kapatın. Hazırladığınız sütlü şerbeti dikkatlice unun üzerine dökerek hızlıca bir karıştırıp, tencerinin kapağını hemen kapatın. 10 dakika kadar demlenmesini bekledikten sonra şekillendirmek için bir çorba kaşığını kullanarak servise hazırlayın.

    Ilık ılık servis etmeye özen gösterin. Eğer kalanını daha sonra yemek isterseniz tekrar bir miktar ısıtarak servis etmenizi öneriyoruz. Afiyet, şeker olsun!

    Volkan Akdamar

    Çocuklara ‘VUR ONA’ Derseniz Ne Yaparlar?

    0

    İtalyan fanpage.it sayfasında başlayarak yıllar içinde dünyaya yayılmayı başaran ‘vur ona’ videoları, kadına karşı şiddetin önüne geçmek için hazırlanmış olan bir kampanyanın destekçisi. Türkiye’de ise Bahçelievler Kadın Meclisi başkanı Fatma ÇİNAR tarafından yayınlatılan bir verisiyonu bulunuyor.

    Çocukların ‘vur ona’ cümlesine verdiği tepkilerin tüm dünyaya örnek olmasını umuyoruz.

    kadinvesaglik.net

    Yaz Ve Cilt Enfeksiyonları

    0
    Dermatoloji Uzmanı Dr. Hicran Ercan verdiği bir ropörtajda, yazın cilt enfeksiyonlarından nasıl korunacağımızı anlatmış:

    ISLAK MAYOLARDAN KAÇINILMALI

    Cilt enfeksiyonlarından korunmanın ön şartının kuruluk olduğu unutulmamalıdır. Vücudun sıcak, nemli, ıslak, terli ve özellikle kapalı bölgelerinde enfeksiyon oluşma riski oldukça fazladır. Deniz veya havuz kenarında ıslak mayonun uzun süre vücutta kalması mantar enfeksiyonuna zemin hazırlayan en önemli nedenlerden biridir. Özellikle kadınların ıslak mayoyla uzun süre beklenmesi genital bölgelerinde mantar enfeksiyonu ihtimalinin artmasına neden olur.

    HAVUZ YERİNE DENİZ TERCİH EDİLMELİ

    Enfeksiyonlar havuz, plaj, sauna, spor salonları gibi nemli ortak kullanım alanlarında kolaylıkla bulaşabilir. Bu sebeple yazın havuz yerine denizlerin tercih edilmesi önerilir. Çünkü bazı havuzlar ciddi birer mikrop kaynağı olabilir. Havuzlarda ise bazı kullanım kurallarına dikkat edilmelidir. Örneğin havuz kullanımının öncesinde ve sonrasında kişilerin duş almaları önemlidir. İdrarını kontrol edemeyen çocukların ve yetişkinlerin havuzları kullanmaları da oldukça sakıncalıdır. Kirli havuzları kullanan kadınlarda idrar yolu enfeksiyonları da sıklıkla görülür.

    HAVUZ VE PLAJ KENARLARINDA TERLİK GİYİLMELİ

    Havuz ve plaj kenarlarındaki enfeksiyonlar da göz ardı edilmemelidir. Bu nedenle çıplak ayakla dolaşılmamalı, mutlaka terlik giyilmelidir. Ayrıca başkasına ait havlu, terlik, tırnak makası ve törpü gibi kişisel eşyalar da asla kullanılmamalıdır

    MANTARIN EN BELİRGİN ÖRNEĞİ KAŞINTIDIR

    El ve ayaklarda oluşan mantarların bulaşıcı olduğu asla unutulmamalıdır. Mantar hastalıklarının en belirgin özelliği kaşıntıdır. Kaşıntı ile başlayan bir hastalık, sonrasında enfeksiyona dönüşebilir. El ve ayakların şişmesi ve üzerinde kabarcıkların oluşması bakteriyel enfeksiyon olduğunun göstergesidir. Çünkü mantar; el ve ayaklarda cildin kurumasına, kızarmasına, kabarmasına, kaşınmasına ve soyulmasına sebep olur. Bu sebeple mantar hastalığı olan kişilerin tedavilerini ihmal etmemeleri, sağlıklı kişilerin de mantar enfeksiyonuna yakalanmamak için birtakım önlemler almaları şarttır.

    KIYAFET VE AYAKKABI SEÇİMİNE DİKKAT EDİLMELİ

    Yazın giyilecek kıyafetlere de dikkat edilmelidir. Sentetik kumaştan yapılan giysiler, lastik ayakkabılar ve dar kıyafetler tercih edilmemelidir. Bunların yerine pamuklu kıyafetler ve iç çamaşırları, ayağı sıkmayan, kolay hava alan ve terletmeyen ayakkabılar giyilebilir. Ayakkabının içine giyilen çorabın da pamuklu olması ve her gün değiştirilmesi gerekir. Yazın serinlik vermesi amacıyla sandalet tarzı ayakkabılar sıklıkla tercih edilir. Bu ayakkabılar giyildikten sonra ayakların mutlaka yıkanması ve sonrasında iyice kurulanması önemlidir. Sonrasında kullanılan havlu ise kesinlikle vücudun başka bir bölgesine temas ettirilmemelidir. El ve ayaklar yıkandıktan sonra parmak aralarının iyi kurulanmasına özen gösterilmelidir.

    TERİN VÜCUTTA UZUN SÜRE KALMASI SAKINCALIDIR

    Sıcak hava yüzünden vücutta oluşan terin uzun süre ciltte kalması da mantar hastalıklarına neden olabilir. Enfeksiyonlar daha çok vücudun kıvrımlı bölgelerinde görülür. Bu bölgelerde genellikle kızarıklık ve kaşıntı olur. Mantar; el veya ayak tırnaklarına yayılmışsa, tırnaklarda şekil bozukluğu ve renk değişimi de gözlemlenebilir.

    TEDAVİDE İLK KURAL ENFEKSİYON OLAN BÖLGEYİNEMDEN ARINDIRMAK

    Cilt enfeksiyonlarının tedavisinde ilk kural mantar oluşumuna neden olan şartların ortadan kaldırılmasıdır. Enfeksiyon kapmış bölgenin nemden arındırılması ve o bölgede pudra kullanılması faydalı olabilir. Kişiye özel ürünlerin temizliğine dikkat edilmeli, özellikle kozmetik ürünlerinin bir başkasıyla ortak kullanımından kaçınılmalıdır. Tedavide diğer bir aşama da deriye uygulanan merhemler ve ağız yoluyla alınan ilaçlardır. Bu ilaçlar kullanılmadan önce mutlaka uzman bir hekime başvurulmalı ve onun kontrolünde kullanılmalıdır.

    Ünlü Modacılar Seçti: Türkiye’nin En Şık 10 Kadını

    0

    KARIŞTIRMAYIN!

    0

    Günlük hayatınızda birlikte tüketmekten hoşlandığınız birçok farklı yiyecek kombinasyonu mevcut. Ancak çok büyük hata yapıyor olabilirsiniz. Tükettiğiniz o yiyecekeler normalde çok faydalı olmasına rağmen birlikte tüketilince zararlı bir hale dönüşebilir.

    Günlük hayatınızda birlikte tüketmekten hoşlandığınız birçok farklı yiyecek kombinasyonu mevcut. Ancak çok büyük hata yapıyor olabilirsiniz. Bazı yiyecek türleri tek başına çok faydalı olsa da yanında tüketeceğiniz besinler ile birlikte zararlı birer ürüne dönüşebilir. Sağlığınızı ve kilonuzu olumsuz yönde etkileyen yiyecek kombinasyonlarını sizler için derledik. Bakalım o listede neler var…

    *Kavun ile karpuz; Lif bakımından oldukça zengin birer meyve olan kavun ve karpuzu, ana ya da ara öğünlerin yanında tüketmemelisiniz. Öğlen ya da öğle arası tüketebileceğiniz kavun ve karpuzu ayrı olarak tüketmeli, yanında su içmemelisiniz.

    *Protein ve nişastalar; Protein ve nişasta karışımlı besinler sindirim sistemini zayıflatması ve kilo aldırması nedeniyle oldukça sağlıksız besinler arasında yer alıyor. Patates ve et tarzı menüleri çok seviyorsanız, bu kararınızı bir daha gözden geçirmelisiniz. Protein ve nişasta karışımı besinleri salata ya da sebze ile birlikte tüketmek en sağlıklı tercih olacaktır.

    *Süt ve süt ürünleri; Yoğurt ve peynir gibi ürünleri nişastalı ürünler ile birlikte tüketmekten kaçınmalısınız. Protein kaynağı olan sütü sağlıklı bir biçimde sindirebiliyorsanız tek başına tüketmeniz sağlıklı bir seçim olacaktır.

    *Yemeklerin yanında meyve tüketmek; En sık yapılan hatalardan birisi de yemeklerle birlikte meyve tüketmek. Meyveyi özellikle de nişastalı ürünler ile birlikte tüketirseniz, meyve içeriğinde yer alan şeker sindirimi engelleyen, zararlı bir yiyeceğe dönüşebilir.

    *Farklı proteinler; Sağlıklı bir biçimde beslenmek istiyorsanız her öğünde protein içeren gıdalara ağırlık vermelisiniz. Her yiyeceğin vücut içindeki görevi ve sindirimi farklı olduğu için farklı et türleri aynı menü içinde tüketilmemelidir.

    *Farklı sebzeler; Sebzeler her yiyecek ile uyum sağlayan birer besin türü değildir. Sebzelerin yanında tüketilmesi önerilmeyen yiyecekler arasında süt, tatlı meyveler, şeker, karpuz ve kavun yer alıyor.

    *Yemek sırasında su tüketmek; Yemek sırasında su tüketmek çok sık yapılan bir işlem olsa da oldukça sağlıksız bir işlem. Yemek sırasında tüketeceğiniz su yemek suyuna karıştığı için midenizde ağırlığa ve şişkinliğe neden olabilir.

    www.internethaber.com sitesinden alınmıştır.

    Haziran Ayı Astroloji Rehberi (2.Bölüm)

    0

    Aylık Burç Yorumları

    Koç Burcu ve Yükselen Koçlar bu ay bolca hareket içinde olacaksınız. Zihninizi meşgul eden, sizi sürekli düşünmeye sevk eden meseleler var. Kısa yolculuklar, bolca görüşmeler, telefon konuşmaları yapabilirsiniz. İnsanlardan duyacak öğrenecek ve onlara anlatacak fikir ve meseleleriniz olabilir. Yakın çevrenizde, aile yaşamında işler ve ilişkiler istediğiniz hızda gelişemeyebilir. Aşılması gereken engeller, alınması gereken sorumluluklar çıkabilir. Bir sorumluluk almak, imza atmak söz konusu olabilir, özellikle ayın sonlarına doğru ev ve iş yaşamında önemli gelişmeler yaşayabilirsiniz. Karamsarlığa kapılmadan yolunuza devam edin. Size bu ay gereken tek şey yüksek konsantrasyon ve gayret göstermek. Neyseki Venüs ayın ikinci yarısında aşk evinizde olacak, tatil planları ve yeni başlangıçlar için güzel bir zaman.

    Danışman Astrolog, Aylin İleri

    Boğa ve Yükselen Boğalar ayın ilk günlerinde gündemde parasal meseleler var. Maddi birikimleriniz, cebinizdeki para ve harcamalarınız, yatırım, borç ve alacak konularında önemli kararlar verebilirsiniz. İstediğiniz hızda ilerlemeniz veya beklediğinizi almanız çok kolay olmayabilir. Bu ay yasal işlerde, imza ve anlaşmalarda, yasal süreçlerde ekstra dikkatli olun. Özellikle yakın çevrenizle bağlantılı işler yapıyorsanız; lojistik, ulaştırma, seyahat, yurtdışı işler, internet, medya, iletişim, eğitsel işler içindeyseniz süreç biraz aksayabilir. Tamamlanması gereken şeyler çıkabilir. Ay sonuna doğru plan ve kararlarınızı gözden geçirmeniz gerekebilir. Evren sizi daha ciddi gerçekçi olmaya ve adımlarınızı dikkatli atmaya davet ediyor. Bu ay biraz daha sabırlı ve dikkatli olmak size avantaj sağlayacak.

    İkizler Burcu ve Yükselen İkizler haziran ayında gündemde kararlarınız ve seçimleriniz var. Sağlığınız ve kişisel girişimleriniz önem kazanıyor, bir karar verme arifesinde olabilirsiniz. Yeni başlangıçlar yapmak istiyorsunuz. Bu mesele parasal konular, araba alım-satımı, iş girişimleri, bütçe, işe yönelik konularla ilgili olabilir. Evde ve işte bolca konuşacak pazarlık yapacaksınız, lakin işleri yavaşlatan engeller ve kısıtlar var. Aradığınız maddi manevi desteği almak için ay sonunu beklemeniz gerekebilir. Planlarınız hazır fakat uygulamaya sokmada gecikiyor olabilirsiniz. Evren bu ay, eldeki işleri adım adım tamamlayıp ilerlemenizi istiyor. Gecikmeler strese ve gerginliğe yol açabilir, kendinizi dengelemeye çalışın. Her türlü sözleşme ve anlaşmalarda dikkatli ve detaycı olun, en kötüsünü düşünerek temkinli hareket edin.

    Yengeç Burcu ve Yükselen Yengeçler yeniaya girerken gündemde işler güçler ve sizi kısıtlayan konular var. Bazen yaşam elimizi kolumuzu bağlar ve bize biraz bekle mesajı verir. Kendi işlerimiz ve planlarımızı uygulamak yerine başkaları için emek ve zaman harcamamız gerekir, önceliklerimiz biz istemesek de değişir. Diğer taraftan Venüs 13 hazirana kadar burcunuzda, destek alabileceğiniz insanlarla tanışabilir dikkatleri üzerinize çekebilirsiniz. Ay sonuna doğru, ikili ilişkiler anlaşmalar işbirlikleri dikkat çekiyor. İlişkilerinizde ve iş yaşamında tamam mı devam mı kararı alabilirsiniz. Önemli bir anlaşmaya imza atabilirsiniz. Özel yaşamınızda birlikte olduğunuz kişiyle ilgili önemli gelişmeler yaşayabilirsiniz. Kısaca evren bu ay size hem özel hem iş yaşamında kişisel sorumluluklarınızı, sınırlarınızı, ne yapıp ne yapamayacağınızı hatırlatacak.

    Aslan Burcu ve Yükselen Aslanlar haziran ayını yeni çevrelere girmek, etkinliklere, takım çalışmalarına, dernek aktivitelerine, arkadaş davetlerine katılmak için kullanın. Biraz dışa açılın. Geleceği planlayın, ileriyi düşünün. Planlarınızı uygulamak için destek isteyin. Ayın ikinci yarısına kadar planlarınız istediğiniz hız ve kolaylıkta akmasa da hareket halinde olmakta fayda var. Çünkü evren aksiyonu sever. Ay sonuna doğru ise, ev taşımak, yenilemek, düzeninizi yeniden kurmak gibi uğraşlar içinde olabilirsiniz. Çalışıyorsanız iş koşullarında ve işyerinde değişiklikler gerçekleşebilir. Sorumluluklarınız veya pozisyonunuz değişebilir. Genel sağlığınıza özen gösterin, esneme hareketleri yapın, eklem diz bel boyun sırt bölgenize dikkat edin.

    Başak Burcu ve Yükselen Başaklar haziran ayında iş ve kariyer yaşamında yeni bir dönem başlıyor. İş sektör değişikliği yaşayabilir, önemli bir sorumluluk üstlenebilirsiniz. Bu dönem biraz daha çalışmak daha az eğlenmek sizi korkutmasın, yılmayın. Fırsatları korktuğunuz için tepmeyin, yarışın rekabet edin, öne çıkın. Yapamam edemem nasıl olur bu iş şimdi dursun dediğiniz şeyler önünüze gelebilir. Ayın sonuna doğru dikkatiniz çocuğunuz veya bebek sahibi olmak teması üzerinde olacak, onunla ilgili bir karar gelişme yaşayabilirsiniz. Çocuğunuz yok ise konu aşk yaşamınızla ilgili olabilir, tamam mı devam mı? İstediğim bu mu? Mutlu muyum? ilişkiye devam mı etsem yoksa hiç başlamasam mı? gibi soruların yanıtlarını bulacaksınız bu ay. Belki de sevdiğinizle beraber yaşama kararı alacaksınız ya da çocuk sahibi olmaya karar vereceksiniz.

    Terazi Burcu ve Yükselen Teraziler bu ay yolculuklar ve seyahat planları dikkat çekiyor. Eğitsel ve akademik işler, medya yayıncılık, yurt dışı işler, toplantı ve aktiviteler yılın bu zamanında bolca zamanınızı alacak gibi görünüyor. Bu meseleler bir şekilde iş ve ev yaşamınızla da bağlantılı olabilir. İş veya ev değiştirme seçimlerinizi etkileyebilir. Yurt dışında yaşamak veya yurtdışı bağlantılı işlerlinizle ilgili haber alabilirsiniz. Bu dönem ev ve iş yaşamında alınacak yeni kararlar, yapılacak önemli konuşmalar var. Uzun süredir devam eden iş ve ilişkilerden yana olumlu gelişmeler destekler alabilirsiniz. Sizi zorlayan ama yapılması gereken ailevi sorumluluklar ay sonunda gün yüzüne çıkabilir. Ev alım-satımı, mala mülke yönelik girişimlerin sonuçlarını, meyvesini bu ay alabilirsiniz.

    Akrep Burcu ve Yükselen Akrepler aklınızı meşgul eden belki de sizi yoran üstesinden gelemeyeceğinizi düşündüğünüz meseleler bu ay gündeminizde. Mesele her neyse biraz düşünme biçiminizi değiştirmeniz gerekiyor. Korkular ve zorluklarla yüzleşmek bizi güçlendirir, bazen olacaklardan kaçamayız. Onun yerine endişelerinizi gidermek için sağlam ve akıllıca tercihlerde bulunun. Detaylara daha çok özen gösterin, resmi yazışma ve anlaşmaları, parasal konularla ilgili işlerde özenli hareket edin. Kredi alma veya düzenleme, sigorta vergi işleri, başkasından gelen alacaklar konusunda iletişime geçerken net ve açık konuşun. Olacakla olmayacakları birbirinden ayırın. Tedbirli olmakla her şeyin kötüsünü düşünmek farklı şeylerdir. Ay sonuna doğru yakın çevrenizde ilgilenmeniz gereken önemli meseleler olabilir, birilerinin yanında daha fazla olmanız gerekebilir.

    Yay Burcu ve Yükselen Yaylar bu ay işiniz sevdiğiniz dostlarınız varsa birlikte iş yaptığınız kişilerle ilişkileriniz önem kazanıyor. Ortaklıklar kurabilirsiniz, destek arayışında olabilirsiniz.  Ayrıca, sürpriz şekilde yeni bir ilişkiye de başlayabilirsiniz. Evde işte bolca pazarlık yapacaksınız, sorunları ancak kendinizi doğru ifade ederek çözebilirsiniz. Karşı tarafın nabzını iyi tutmaya bakın, dinleyin, sorun, öğrenin. Aradığınız manevi ve maddi destekte bazı gecikmeler, fikirsel çatışmalar, yasal engeller doğabilir. Ay sonuna doğru, parasal konular harcamalar dikkat çekiyor. İş kurmak, araba almak, var olan parayı değerlendirmekle ilgili geleceğe dönük uzun vadeli planlarınızı uygulamaya sokabilirsiniz. Gereksiz harcamalardan ve risklerden bu ay uzak durun, daha temkinli davranın. Başkalarından çok kendi kaynaklarımla nasıl yol alabilirim teması üzerinde düşünün, fikir üretin.

    Oğlak Burcu ve Yükselen Oğlaklar haziranda gündelik düzeniniz değişiyor. İş yerinde evde hareketlilik var. Hem kendiniz hem de diğerleri için yapacak tamamlayacak çok şeyiniz olacak, zamanı iyi kullanmaya bakın. İş paylaşımı yapmaya işbirliği içinde olmaya önem verin. Bekleyen işler tamamlanabilir, çalıştığınız yerde yenilikler söz konusu olabilir. Böyle zamanlar iyi ve kalıcı işler üretmek, yeni bağlantılar kurmak için çok elverişlidir. Özellikle ay sonunda kendiniz için önemli kararlar alma arifesinde olacaksınız. Kendi kişisel sorumluluğunuzu alın, üzerinize düşen ve sizi ilgilendirmeyen şeyleri iyi ayırt edin. Olayları kestirip atmayın, esnek düşünün, inatçılık yapmayın. Bedeninizi de dinleyin, uyku ve beslenme düzeninize önem verin. Rutinler ve iş yükleri içinde boğulmayın.

    Kova Burcu ve Yükselen Kovalar haziran ayı başlarında, çocuk sahibi olmak istiyorsanız ani bir hamilelik haberi alabilirsiniz. Bekârsanız, yepyeni bir ilişki başlayabilirsiniz veya süren bir ilişkinizle ilgili sorularınızı giderebilirsiniz. Bu ay daha sosyal olmaya bakın. Belki eğlence sektöründe ya da içinde hobi spor aktiviteleri olan bir konuyu işe taşıyabilirsiniz. Fakat riskli işlerden; borsa vb. yatırımlardan ve fiziksel aktivitelerden uzak durun. Daha tedbirli, sağlamcı hareket etmenizde fayda var. Ay sonuna doğru biraz daha yavaşlamaya işleri ağırdan almaya gayret gösterin. Yolunda gitmeyen sorun çıkaran şeylerin ne olduğunu anlamınıza yardımcı olacak bir dolunay yaşayacaksınız. Bedeninizi de dinleyin, uyku ve beslenme düzeninize önem verin.

    Balık Burcu ve Yükselen Balıklar haziran ayının ilk haftasında evde ufak tefek değişiklikler tadilatlar yapmak gerekebilir. Bu ay gelen gideniniz eksik olmayabilir, ev ve aile yaşamınızda güzel bir hareketlilik var.  Belki de sevdiğinizle beraber yaşama kararı alacaksınız ya da çocuk sahibi olmaya karar vereceksiniz. 28 Hazirandaki Dolunay ile birlikte eğlenceye değil gelecek planlarınıza, hedeflerinizi gerçekleştirmeye daha çok önem vermeniz gerektiğini fark edebilirsiniz. Başkalarıyla birlikte işbirliği yaparak ilerlemeniz daha kolay olabilir. Hem kendinizin hem çevrenizdekilerin sorumluluklarını üstlenmeniz gerekebilir. Evren size yeni bir görev veya misyon yükleme peşinde gibi görünüyor, işaretleri iyi okuyun. Aşk, çocuklar ve geleceğiniz üzerine ciddi kararlar almanız gerekebilir.

     

    www.aylinileri.com

    Daha Az Acılı Ağda Mümkün

    0

    Ağda yapmak kadınların güzellik arayışının sancılı bir uygulamasıdır. Bu yazıda bu uygulamayı sizin için kolaylaştıracak basit ama kullanışlı bir kaç tavsiyemizi bulacaksınız. Bu önerilerden bazılarını ya da bir kısmını uygularsanız hayatınızın nasıl kolaylaştığına inanmakta zorluk çekeceksiniz. Acı çekmeden güzellik olmayacağı düşüncesinin aksine hiç bir kadın için acı çekmek kader yazısı değildir.

    *Ağda öncesinde bacaklarınızı sıcak suyla ve bol sabunla güzelce yıkayın. Temiz tüyler ağdaya çok daha rahat yapışacağı için tek seferde temizlenmesi de daha kolay olacaktır. Unutmayın ki kir ve yağ olumsuz etikis olan faktörlerdir. Ağdaya başlamadan önce iyi bir temizliğe vakit ayırmaya özen gösterin.

    *Önceden temizlenmiş olan cildinize ağdaya başlamadan önce pudra kullanırsanız çok daha az terleyeceğiniz için kısa tüyler bile ayda bantlarına iyice yapışır.

    *Küçük parçalar halindeki bantları yapıştırdıktan sonra, üylerimizin ters yönüne doğru çekerek, aşağıdan tutarak yukarı doğru tek bir hareketle hızlıca almamız gerekir. Bant ya da bez mutlaka tüylerin baktığı yönden kök yönüne doğru çekilmelidir.

    *Ağdanın tüylere  çıkış yönünde sürülmesi gerekir. Eğer tersini yaparsanız tüylere iyi yapışmadığı için tekrarlamak zorunda kalırsınız.

    *Uzun tüylerin çekilmesi kısa tüylere göre çok fazla daha can yakar. Bu nedenle öncesinde bir makas ile bir yarım cm kalacak şekilde kısaltmanız sizin yararınıza olacaktır.

    *Ağda yapacağınız bölgeye bir torba içine koyduğunuz buzlar ile 1 dakika kadar kompres yaparsanız, acınızı büyük ölçüde azaltır. Buz aküleri de düz formları nedeniyle oldukça kullanışlı olacaktır.

    *Ağda sonrasında yoğun nemlendirme özelliği olan kremleri kullanmanız rahatlatıcı bir etki sağlar. Krem yerine alkolsüz yağlar da tercih edilebilir. Ağdayı yaptığınız günün ertesinde kese ya da peeling yaparsanız, kıl dönmelerini önemli ölçüde engelleyebilirsiniz.

    Ağda yerine kullandığınız başka bir epilasyon yöntemi varsa bile bu önerileirmizin bazıları sizin için kullanışlı olacaktır. Epilasyon makinesi, ağda bıçağı gibi alternatif yöntemleri kullanmaya alışan okuyucularımız da bu önerilerimizden faydalanabilirler.

    kadinvesaglik.net

    Yazın Saç Bakımı Önerileri

    0

    Yazın kendine has iklim özellikleri saçınıza doğrudan etki eden bir unsurdur. Eğer yaz boyunca sağlıklı ve iyi görünen saçlar arzu ediyorsanız bu iklim koşullarına uyum sağlamayı öğrenmeniz gerekiyor.

    Öncelikle dikkat edilmesi gereken kış boyunca fön, ütü , kıvırcıklaştırıcı ürünler gibi sıcak işlem yapan saç ürünleri kullanıyorsanız buna yaz boyunca ara verip saçlarınızın hava tarafından kurumasına izin vermek olacak. Saçlarınız böylece kendilerini toparlamak için fırsat bulacaktır. Ancak şu gerçeği de unutmayın ki yaz güneşi ve nem saçınızın yapısını bozabilir, kuru, çatallaşmış ve sertleşmiş saçlara neden olabilir.Güneş ışınları sıcak fönden çok daha zararlı olabilir. Özellikle doğal kıvırcık saçlar yaz güneşinin bir numaralı kurbanları arasındadır. Özellikle ıslakken örülen saçlar doğal olarak kurumaya bırakıldığında çok güzel görünümlü dalgalar yaratır.

    Saç uçlarına Jojoba yağı uygulamanız onları yumuşatacaktır. Jojoba yağı kıvırcık saçlarda da harikalar yaratabiliyor. Jojoba yağı aynı zamanda şampuan öncesi saç bakımı olarak ya da gün içinde kuru saçların korunmasında kullanılabilir. Saçı güneşten korumak için argan yağından destek alınabilir. Argan yağının yenileyici etkisi bulunmaktadır. Bunun yanında antioksidan etkisi de bulunan argan yağının, vitaminler bakımından da çok zengin olduğunu unutmamamız gerekmektedir. Saçları güneşten korumak için argan yağından yararlanacak olanların, argan yağının saça faydalarını da iyi bilmeleri gerekmektedir. Argan yağının saça faydaları arasında, saçı eski parlaklığına geri kavuşturmak, saçı güçlendirmek, ve nemlendirmek gibi etkilerden söz etmemiz gerekmektedir. Saçları güneşten korumak için çuha çiçeği yağından da yararlanılabilmektedir. Çuha çiçeği yağının içeriğinde E vitamini, ve Omega-6 yağ asitleri bulunmaktadır. Çuha çiçeği yağı, sağlıklı saçlar için, saçın güzel, ve bakımlı görünmesini olanaklı hale getirmektedir. Saçı güneşten korumak için tatlı badem yağından da yararlanılabilir. Tatlı badem yağı, içeriğinde A vitamini, ve E vitamini bulundurmaktadır. Tatlı badem yağının faydaları arasında, saçın nemini geri kazandırmak, ve saçı mat görünümünden arındırmak yer almaktadır.

    Güneşim altında korunmasız olarak saatlerce durmanız saçınıza ve saç derinize yapabileceğiniz en kötü şeydir. Plajda şapka takmaktan hoşlanmıyorsanız, içeriğinde SPF koruması olan bir saç bakım ürününü mutlaka kullanın. Saçlarınıza yazın çok daha nazik davranmalısınız. Yaz dönemi şampuanınızı saçınızdaki nem oranını daha fazla artıracak ve genel olarak nazik bir şampuanla değiştirin. Alkol içeren her türlü saç bakım ürününden uzak durmaya özen gösterin.

    Yatmadan önce kullanmayı seçtiğiniz bir derinlemesine saç bakım ürününü, ıslak ya da kuru saça uygulayın. plastik bir poşet ya da duş bonesiyle başınızı yatmadan önce sarın. Saç bakım ürününün gece boyunca saçlarınızın yıpranmış bölümlerine nüfuz ederek onları onarmasına ve tekrar ihtiyacı olan nemi kazandırmasına izin verin.

     

    Baby Led Weaning (BLW) Nedir? Nasıl Uygularsınız?

    0
    Bebek önderliğinde ek gıdaya geçiş nasıl uygulanır?
    Baby Led Weaning (BLW), yani bebek önderliğinde ek gıdaya geçiş nedir? Nasıl uygulanır?

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Sinem Karaca Atakan, Milliyet’e verdiği bilgilerde BLW yöntemiyle, beslenmeye başlanan bebeklerde, el-göz koordinasyonunun gelişmesiyle birlikte yiyeceklerin tadını, kokusunu, kıvamını öğrenerek duyusal gelişim de desteklendiğini anlatırken, yöntemin nasıl uygulanacağı hakkında önerilerde bulundu:

    6. ay itibariyle bebekler kendilerini besleyebilir

    BLW, aslında yeni bir yöntem değildir. Asırlarca bebekler bu şekilde tamamlayıcı gıdaya geçmiştir. Günümüz şartlarında Dünya Sağlık Örgütü, ilk 6 ay bebeklerin sadece anne sütüyle beslenmesini, yeterli anne sütü olmadığında formül mamalarla bu açığın kapatılmasını önerir. Bu şekilde tamamlayıcı beslenmeye 6. ayda geçildiğinde bebekler kendilerini besleyebilecek olgunluğa erişmiş olurlar.

    Katı gıdalara direkt geçebilirsiniz

    Aslında bebeklerin anne sütünden sonra püre yerine direk katı gıdaya geçmesinde bilimsel olarak bir engel yoktur. Prematüre bebeklerde gelişim, ‘düzeltilmiş yaşına’ göre takip edilir, tamamlayıcı beslenmeye başlamak için de düzeltilmiş yaşı temel almak önerilir. Ancak prematürite nedeniyle gelişimsel bir sorun olma ihtimaline karşın, bebeği izleyen doktorun ek önerileri göz önünde bulundurulmalıdır.

    Bebek yemek yerken dik oturmalı

    BLW yöntemine başlarken bebeğin destekli ya da desteksiz olarak dik oturabilmesi önemlidir. Bunun yanında gelişimsel, fiziksel veya zihinsel olarak kendi yemeğini yiyebilmesine engel bir durumun olmaması gerekir.

    Mevsim sebzelerine öncelik verin

    Bu şartlar sağlandığında, ilk olarak mevsim sebzeleri eliyle rahat tutabileceği (yaklaşık 5 cm uzunluğunda parmak şeklinde) büyüklükte hazırlanarak bebeğe sunulur. Öncelikle sebzelerle başlanmasında amaç; bebeğin ilk tattığı yiyecekler meyveler gibi şekerli besinler olduğunda şekerli gıdalara alışıp diğerlerini reddetmesine engel olmaktır.

    Bebekler besinleri ellerine almalı

    Buharda, fırında ya da tavada pişirme yöntemi kullanılsa da ebek kendine sunulan yiyeceği tutarak, koklayarak, tadına bakarak keşfeder. Bu süreç tamamen bebeğin yiyeceği tanıması ve öğrenmesiyle geçer.

    Zorla yemek yedirmeye çalışmayın. Damak tadına saygı duyun

    Bir yaşına kadar ana öğünü anne sütü veya formül mamadır. Ek gıda doyumluk değil tadımlıktır. BLW, bebeğin öncülüğünde ilerlemesi gereken bir yöntem olduğu için asla beslemek için zorlanmamalı, tercihlerine saygı duyulmalıdır.

    Aynı besinlerle beslenmesine özen gösterin

    Bebek, hazır olduğunda ve güvendiğinde aşama kaydedecek ve yiyecektir. İlk denemelerde üst üste aynı gıdanın bebeğe sunularak hem bebeğin tatları öğrenmesi hem de olası alerjik tepkilerin gözlemlenmesi sağlanır. Ailede alerji öyküsü yoksa dikkatli davranarak farklı gıdaların birlikte sunulması da mümkün olabilir.

    Bebek beslenmesinde baharat ve salçadan uzak durun

    Bebekler ilk tadım günlerinden sonra sofradaki aile bireyleriyle aynı yiyecekleri yemeyi tercih edebilir. Bu dönemde evde yapılan yemeklere baharatları ve salçayı katmadan bebeğe ayırarak, onun da aileyle aynı yemekleri yemesini sağlanabilir.

    Bebekler yemekleri nasıl yemeli?

    Başlangıçta bebeğin yiyeceği eline alıp hissetmesi, koklaması için eliyle yemesi uygun olacaktır. 9-10 aylık olan bebeğe, uygun kaşık ve çatalı yiyeceklerin yanında sunmak bu alışkanlığı kazanması için faydalıdır. Beraber yemek yediği erişkinleri model alarak öğrenmesi kolaylaşacaktır. Genellikle 12-14 aydan sonra bebekler önce çatal, sonra kaşık kullanacak yeterliliğe ulaşırlar. Bu yöntem sayesinde bebekler, kendi beslenmesinden sorumlu olan, neyi ne kadar yiyeceğine kendi karar veren, yemekle arasında olumlu bir bağ kuran bir birey olurlar.

    BLW’de besin nasıl hazırlanılır?

    • Bebekler ek gıdaya geçtikleri ilk aylarda genel olarak her şeyi ağızlarına götürürler. Bunu beslenme amaçlı yapmasalar da farklı gıdalar sunarak değerlendirmek faydalı olacaktır.
    • BLW’ye özel bir pişirme yöntemi bulunmuyor. Ancak ek gıdaya ilk geçiş aşamasında sunulan gıdalar, bebeklerin avuçlarıyla kavrayabilecekleri boyutta ve damaklarıyla ezebilecekleri yumuşaklıkta hazırlanmalıdır. Bu kıvamı sağlamak için en sağlıklı yöntem buharda pişirmedir. Gıdalar bu şekilde besin değerlerini önemli ölçüde korumuş olur. Ayrıca fırında pişirerek de lezzetli besinler hazırlanabilir.
    • Önemli olan, bebeklerin rahatlıkla kavrayıp tutabilecekleri ve yiyebilecekleri sağlıklı gıdalar sunmaktır. Meyveler, kesilerek ve buharda yumuşatılarak verilebildiği gibi, bütün halinde de sunulabilir. Bu bebeğin öğrenme sürecini de destekleyecektir. Öncelikle meyvenin şeklini ve dokusunu öğrenerek başlar, sonrasında görebileceği bir yerde kesilerek tadını da öğrenmesi sağlanabilir.

    Sıvı gıdalar nasıl verilmeli?

    BLW yönteminde, kaşıkla beslemek uygun olmadığı için sıvı gıdalar küçük, kırılmayacak fincan ya da bardaklarla bebeğe sunulur. İlk denemede; bebek yaklaştığında, bardağa eğim vererek, sıvıyı ağzına doğru yönlendirmesine yardımcı olunur. İstediği kadar içmesi sağlanır, istemediğini gösteren hareketler yaptığında kesilir. İlerleyen günlerde bebeğin bardağı tutup ağzına götürmesine de izin verilmelidir.

    Bebeklerin tüketmemesi gereken besinler:   

    • Erişkinler için hazırlanan yemeklerden salça, tuz, şeker ve baharat katılmadan bir miktar bebek için ayrılabilir. Bu bebek için ayrı yemek yapma zahmetinden kurtaracaktır.
    • Bebeklere bir yaşına kadar bal verilmesi uygun değildir. Balın içinde bulunma ihtimali olan Botilinum toksini bebekler için riskli olabilecek, botulinizm adı verilen klinik tabloya yok açabilir.
    • Kuruyemişler bütün halinde 4-5 yaşına kadar verilmemelidir. Solunum yoluna kaçma riski nedeniyle ceviz ezilerek yiyeceklere karıştırılabilir. Aynı şekilde bütün olarak solunum yolunu tıkama riski olan üzüm, domates, kiraz gibi besinler de kesilerek verilebilir.
    • Paketli hazır gıdalar, şarküteri ürünleri, kremalı pasta ve kekler de sağlıksız oldukları ve besleyici değerleri olmadığı için verilmemelidir.
    • İnek sütü, yumurta beyazı, çilek, domates, susam, fıstık gibi besinler ailede alerji hikayesi olduğunda dikkatli sunulmalıdır.

    Daha detaylı bilgi edinmek isteyenler için blwturkiye.com sitesini ziyaret etmelerini öneriyoruz.

    Ekmeği Denize Banmak!

    0
    Yemek Yazarı: Volkan Akdamar

    Gün küçük bir kahvaltı ile başlar, basit ama lezzetli bir sandviç ile devam eder, salatada şamandıra olmuş bir ekmek lokmasıyla biter teknede.

    Karanın sert ve güvenli topraklarının yerini bilinmeyen derinlikler aldığında başlar deniz tutkusu. Dalgaların salladığı teknenin küçük hacminde, üstünü iyot kokusu kapladığında başka bir yaşam biçimine bürünür insan. Alışık olmadığı, doğasını zorlayan ama eşsiz bir keyiftir deniz üstünde olmak. Ve o küçük mutfaklarda hazırlanan yemekler son perçindir eşsiz bir mutluluk için. Bu ayrıcalıklı keyfi sürenler gayet iyi bilirler ki yemek sadece doymak için değildir, yaşanan mutluluğun başlı başına bir parçasıdır.

    Gün küçük bir kahvaltı ile başlar, basit ama lezzetli bir sandviç ile devam eder, salatada şamandıra olmuş bir ekmek lokmasıyla biter teknede. Bütün bu öğünlerin ortak noktasıdır ‘ekmek’. Özellikle Anadolu mutfağının mihenk taşı olan ekmeği denizde hem bulmak zordur hem de saklamak. Tam da bu nedenle kendi ekmeğinizi yapmaya başlamak için daha iyi bir zaman olmasa gerek.

    Size ekmek yapmak için size üç ayrı yol önereceğiz. Ama öncesinde malzemelerden söz edelim. İyi bir ekmeğin iki önemli hammaddesi vardır: Un ve maya. Beslenme alışkanlıklarınıza göre farklı unlar kullanabilirsiniz. Mısır unundan tava ekmekleri yapabilir ya da farklı unları harmanlayıp kendi tariflerinizi oluşturabilirsiniz. Hangi unu seçerseniz seçin istediğiniz kıvamı yakalamanın yolu mayadan geçer. Ekmeğinizi kabartan, tadını veren veren mayadır.

    Diyelim önce unlarımızı aldık. Akşamdan mayalayacağınız ekmeği sabah pişirip sıcak sıcak yemek hayaliniz var. Bu aşamada üç farklı tür maya kullanma şansınız var. Bunlardan ilki ve en pratiği artık her markette bulunan hazır kuru mayalar. Bir miktar su içinde eritip hemen kullanabileceğiniz bu mayalar ekmeğinize sıra dışı bir lezzet katmayacaktır ancak kuru ortamda saklanabildiği için tekne mutfaklarına en uygun tercih bu olsa gerek. İkinci tercihiniz hazır yaş mayalar olabilir ancak bu mayalar soğuk zincir ürünleri olduğundan sürekli dolapta korunmak isterler. Ayrıca tüketim tarihleri de kuru mayalara göre daha kısadır. Ancak eğer ekmeğe hakkını vermek istiyorsanız size önerimiz ne yapıp edip ekşi maya temin etmeniz. Sabırla kendi mayanızı hazırlayabileceğiniz gibi uğradığınız köylerde herhangi bir kapıyı çalıp da isteyebilirsiniz.

    Mayaladığınız ekmek hamurunu iyice yoğurmak çok önemlidir. Hamurun içindeki gluten ellerinizin altında açığa çıkarak daha güzel pişecek bir ekmeği garanti eder. Güzelce yoğurduğunuz hamuru daha sonra bir kabın içine alarak açıkta kabarmaya bırakabilirsiniz. Ancak kesinlikle üzerini hava geçirmeyen bir kapak ya da filmle örtmemelisiniz. Bir tülbent ya da bez parçası kapatmanız yeterlidir. Maya havadan beslendikçe gelişir ve kabarır. Ağzı kapalı bir kapta tıpkı bizim gibi boğulur ve ölür.

    Birkaç saat içinde kabaran hamurunuz pişirmeye hazır hale gelir ancak sabaha kadar bekletebilir ve kahvaltı öncesi yaklaşık bir saatte pişirip sıcak sıcak yiyebilirsiniz.

    Ekmeği pişirmek için üç farklı yol izleyebilirsiniz:

    1. Bir ekmek yapma makinesi edinirseniz, karıştırma ve yoğurma dahil bütün işi sizin için yapar. Ayrıca çoğu makinenin zamanlayıcısı olduğundan sabah hazır olmasını istediğiniz saati girmeniz yeterli olur. Ancak sabah siz uykunuzun en tatlı yerindeyken çalışmaya başladığında, aynı ritmle bir durup bir başlayan karıştırma sesi çok rahatsız edici olabilir.
    2. Bir fırın kalıbına koyup kabarttığınız hamuru fırında pişirebilirsiniz.
    3. Tencere içinde mayalandırdığınız ekmeğinizi ocak üzerinde kısık ateşte pişirebilirsiniz. Özellikle yağlı ekmeklerde bu yöntemle çok iyi sonuç alırsınız ve size harika tava ekmekleri pişirme şansı verir. Burada önemli olan ısıyı eşit koruyan ve eşit dağıtan yapışmaz döküm bir tencere kullanmaktır.

    Pişen ekmeği bir ızgara üzerinde üstünü pamuklu bir bezle örterek en az bir saat dinlendirmek, ekmeğin nemini doğru bırakarak yumuşak ama hamurlaşmamış bir kıvama gelmesini sağlar. Sonrası dilim dilim lezzet…

    Ekmeğinizi kendiniz ve katkısız yaptığınız için dışarıdan aldığınız ekmeklere göre daha uzun süre dayanacaktır. Eğer 1-2 gün içinde tüketecekseniz bir beze sararak ışık almayan bir kutu ya da gözde saklamanız yeterli olacaktır. Ancak uzun süre kalmasını istiyorsanız ve olanağınız varsa dondurucuya koymak akıllıca olacaktır. Yapılmaması gereken tek şey buzdolabına koymaktır. Bilinenin aksine ekmek buzdolabında çok daha çabuk bozulur. Bunun nedeni içindeki karbonhidrat moleküllerinin tersine çalışmaya başlayıp, su moleküllerinden ayrılarak kristalleşmeye başlamasıdır. Biz bu durumu bayatlama diye biliyoruz.

    Volkan Akdamar

    *Yazarımızın MotorBoat dergisinin Ocak sayısında yayınlanan yazısıdır.