Bir zamanlar soğuk kış sabahlarında, ekmeği banarak yemeği çok sevdiğimiz tahin pekmez karışımı bugünlerde yeniden popüler hale gelmeye başladı. Tahin içerdiği besin değeri ile sadece pekmeze eşlik eden bir besinden fazlası haline gelmiş durumda.
Tahin Nasıl Üretiliyor?
Susam tohumlarının kabukları, soyulduktan sonra yüksek derecelerde kavruluyor, daha sonra oda sıcaklığına inene kadar bekletilip ardından ezilerek yani öğütülerek, hepimizin bildiği koyu kıvamlı tahin elde ediliyor.
Tahin çeşitli kültürlerde farklı şekillerde tüketiliyor. Biz en çok kahvaltıda, özellikle kış günlerinde onu pekmezle karıştırıp yemekten vazgeçemiyoruz. Son yıllarda ise pide, kurabiye, dondurma ve tatlılarda, soğuk-sıcak mezelerde çok sık tüketilir hale geldi. Tahin, Ermenistan bölgesinde lahmacun ile birlikte tüketilirken, İran’da bir tür helva şeklinde yeniyor. Yunanistan’da bal ve hindistan cevizi ile harmanlanarak kahvaltılarda kullanılıyor. İsrail’de et ve balık ile birlikte ve dondurma ile kurabiyelerde daha çok kullanılıyor. Kısaca her kültür bir şekilde bu besini sofrasına daha çok koymak ve tüketmek için alternatif yollar geliştirmekten vazgeçmiyor. Bunun başlıca nedeni tahinin, oldukça besleyici ve tok tutan bir besin maddesi olması. Vücudu zinde tutarak enerji veriyor, kışın grip ve benzeri hastalıklara karşı direnç kazanmamızı sağlıyor.
Faydası Bol…
Tüm bunların yanında Tahin müthiş bir kalsiyum deposu, çocukların ve elbette hepimizin güçlü kemiklere sahip olabilmesi için onu tüketmekte fayda var. Kalsiyumun dışında A,B ve E vitamini, magnezyum, demir içeriyor. Yağ oranı ve enerji değeri çok yüksek bir besin olan susamın içerisinde bulunan E vitamini, kalp-damar hastalıklarını, damar tıkanıklığını ve hücre yapısının bozulmasını engelliyor. Metabolizmayı hızlandırıyor, kansere karşı koruyucu ve yaşlanmaya karşı antioksidan olma özelliğini de taşıyor. Solunum yolu hastalıklarını iyileştirdiği bilinen susam, göğsü yumuşatarak nefes darlığı ve bronşite iyi geliyor.
Tahin, esansiyel yağ asitleri (EFA) içeriği bakımından iyi bir besin kaynağı olma özelliğini taşıyor. Bu nedenle, cilt sağlığı ve güzelliği içinde vazgeçilmez besinler arasında yer alıyor. Susam yağının, çok yüksek oranda kalori içermesine rağmen tahin, oldukça ölçülü bir besin kaynağı. İçeriğinde doymamış yağ oranı, doymuş yağ oranından daha fazla miktarda olduğu için sağlık açısından zararlı bir besin kaynağı değil. Tahinin yapısında bulunan amino asit metiyonin, diğer amino asitlerin emilimini sağlayarak karaciğeri temizliyor. Başta bağışıklık sistemi olmak üzere; kemik sağlığına, anemi ve kolesterole, solunum sistemine, kalp ve beyin sağlığına, romatizmal hastalıklara, sindirim sitemine, cilde ve saçlara, karaciğere iyi gelen önemli bir antioksidan olma özelliğini taşıyor. Kısacası zengin bir vitamin ve mineral kaynağı olarak tahin, insan vücuduna çok sayıda fayda sağlıyor.
Tahinin Zararı Var Mıdır?
Her yiyecekte olduğu gibi çok tüketildiğinde tahinin de zararları ortaya çıkıyor. Şeker oranı yüksek olduğundan, özellikle şeker hastaları tarafından çok fazla yenmesi tehlikeli olabiliyor. Yine hamile kadınların aşırı tahin tüketmesi sonucunda, bebeğe kalıcı zararlar vermesi, kasların kasılması, uyku bozukluğu ve deri üstü geçici yaralara sebep olabiliyor.
Ev Yapımı Tahinli Pide
Bir de size güzellik yapalım, işte size Aydın’ın Adapazarı ilçesinden besleyici bir tahinli pide tarifi;
200 gr hamur
130 gr tahin
85 gr şeker
15 gr susam
Hamuru elle yuvarlak bir biçimde açın. İçine tahin döküp hamurun her tarafına yedirin. Daha sonra içerisine şeker koyup, şeker tahin ve hamuru iyice harmanlayın. Hamur dolayın, katlayıp tekrar yuvarlak bir şekilde açın. Yine üzerine tahin sürerek susam ve tereyağı ilave edip fırına verin. Ateşten uzak pişmesi önemli, dikkatli olun.
Not: Tek porsiyon tahinli pidenin çapı 30 cm kadar olmalı, unutmayın.
Afiyet olsun! Pişince bize de bir lokma gönderin mutlaka.
Son dönemlerde temizlik maddelerini evde üretmek oldukça popüler hale geldi. Artık mutfağımızda ve banyomuzda kullandığımız kimyasalları azaltmak en önemli önceliğimiz oldu. Sabun ise, yapması oldukça kolay ve eğlenceli olanların başında geliyor.
Sabun yaparken nelere dikkat etmeli?
Sabun, yapımı zor gibi gözükse de aslında doğru malzemeler ve doğru araç gereçler kullanıldığında evde kolayca yapılabilecek bir ürün. Elbette ev yapımı sabunu hazırlarken kostik gibi, belki de adını bugüne kadar hiç duymadığınız malzemeler kullanmanız gerekecek. Sabunlara kıvamını ve kullanım kolaylığını veren bu malzemelerle ilk kez karşılaşacaksınız. Ancak endişe etmeyin, doğru yapıldığında hem çok keyifli hem de güvenli bir hobi sabunculuk.
Öncelikle bu hem eğlenceli hem de sağlıklı uğraşın başınıza dert açmaması için bazı konulara dikkat etmeniz gerekiyor. Sabun yaparken kimyasal bir takım maddelerle uğraşacağınız için kesinlikle elinizle ve gözünüzle temas etmemeli. Yapım aşamasında mutlaka bir eldiven kullanmanızı tavsiye ediyoruz. İşlem boyunca pencereler mutlaka açık olsun ve gözünüze koruyucu gözlükler takmayı da ihmal etmeyin. Aynı zamanda kullandığınız malzemeleri normal hayatınızda kullanmamanız da çok önemli. Mesela ölçü olarak kullandığınız bardağı veya kaşığı bir daha mutfağa sokmamakata yarar var.
Malzemeleri nereden bulabilirsiniz?
Malzemelerin hemen hepsi kolaylıkla bulabileceğiniz şeyler. Sud kostik yani sodyum hidroksiti de kimyevi malzemeler satan şirketlerden veya internet üzerinden temin edebilirsiniz.
Sabun yapımı için malzemeler;
*Zeytinyağı (piyasadaki en uygun fiyatlı zeytinyağını alabilirsiniz)
*Su
* Termometre
* Sud kostik (Sodyum hidroksit)
*Sabunu koymak için kalıplar
*Çelik bir tencere
*Tahta bir kaşık
*Mikser
*Su bardağı Not: Mikser yerine karıştırıcı, blender kullanın.
Sabun nasıl yapılır?
İlk olarak tencerenin içine 6 bardak su koyun. İçine yavaşça Sud kostik’ı ekleyin ve karıştırın. Burada dikkat etmeniz gereken en önemli nokta, paketin tamamını bir seferde değil yavaş yavaş eklemeniz. Su ve Sud kostik birleştiğinde ısı ve buhar ortaya çıkar. Bu ısının 40°C’ye kadar düşmesini beklemeniz önemli. Ayrıca onu çok solumamaya da dikkat etmelisiniz. Başka bir kabın içinde 3 bardak zeytinyağını yine 40°C olacak kadar ısıtın. Bütün ısılar istediğimiz dereceye geldiği zaman zeytinyağını Sud kostik ve su karışımının üzerine dökün. Karıştırıcının en düşük devrinde en az 10 dakika çırpın. İşte bu aşamada, cildiniz ve gözünüze sıçramasını engellemelisiniz. 10 dakika sonra karıştırmayı bırakın ve 10 dakika arayla 2 dakika kadar tekrar karıştırın.
Karıştırma işleminin sonunda boza gibi bir kıvama gelen malzeme, kaşıkla yarılabilir haldeyken durun. Yine burada dikkat etmeniz gereken nokta sıcaklık, 40°C derecenin çok altına veya çok üstüne çıkmamanız gerekiyor. Sadece 2-3 derece opsiyonu var. İşlemler sona erdiğinde tencerenizi bir battaniyeye sarın ve 24 saat bu şekilde bekleyin. Bu süre içinde sakın açmayın. 24 saat sonra sabun için hazırladığınız kalıplara dökebilirsiniz. Kalıplarda 2-3 gün kadar bekleyen ev yapımı sabunlarınızı çıkardıktan sonra hava alacak şekilde bir yere koyun (ızgara benzeri bir tel olabilir) ve 2 ay bekletin.
Üzerinde oluşacak beyazlık sizi endişelendirmesin sürtündüğünde gidecektir. Malzemelerin içine sevdiğiniz bir kokuyu; lavanta, tarçın, biberiye, badem yağı gibi çeşitli ürünleri katarak farklı sabunlar da elde edebilirsiniz. Karışım jelimsi bir kıvam aldığında, içine yağı ve dilerseniz kurutulmuş çiçekler ve yaprakları ekleyip karıştırılabilirsiniz. El yapımı sabunlarınızı evde keyifle kullanacağınız gibi sevdiklerinize hediye de edebilirsiniz.
Bugünlerde tıp dünyasında ve gündelik hayatta hepimizin öğrenmek istediği konu bu; Kolesterol faydalı mı zararlı mı? Şu anda dünyada iki uç görüş var. Birinci görüş, kolesterolün insan vücudu için faydalı olduğunu bu yüzden kolesterolü ilaçla veya diyetle düşürmenin faydası olmadığını, hatta zararlı olduğunu söylüyor. İkinci görüş ise, kolesterolü kalp damar hastalığının en büyük düşmanı ilan ediyor ve mutlaka düşürülmesi gerektiğini savunuyor.
Kolesterol seviyesinin yüksek olması, kalp krizinden felce kadar pek çok sağlık problemine neden olabiliyor. Kolesterol, kalbi ve beyni besleyen damarlarda tıkanma veya daralmaya bağlı felç oluşumuna neden oluyor. Sağlıklı bir yaşam sürmek için, kolesterol seviyesini dengede tutmakta yarar var. Makul seviyede bir kolesterol hayat için elzem, ancak dengesiz bir kolesterol yüksekliğinin damarları tıkadığı da bir gerçek.
Kolesterol Nedir, Gerekli Midir?
Kolesterol, bazı hormon ve salgıların yapısına giren belirli düzeye kadar gerekli, fazlalığı da zararlı olan bir tür yağ. Vücutta yokluğu ise söz konusu değil, sürekli üretiliyor.
Kimler Kolesterol Ölçtürmeli?
Kolesterolün yüksek olması herhangi bir şikâyete sebep olmaz. Ancak kan tahlili ile ortaya çıkar. Kolesterol yüksekliğinin yol açtığı kalp krizi veya felç gibi hastalıklar, kolesterolün damar duvarında birikmesiyle yıllar sonra ortaya çıkar.
20 yaşın üzerindeki kişiler, kan kolesterol düzeylerini bilmeli ve bunun gerektirdiği yaşam tarzı değişikliklerini uygulamaları sağlıklı bir yaşam sürmeleri için tavsiye ediliyor. Eğer yüksek risk kategorisinde değilseniz, her 5 yılda bir ölçüm yaptırmanız yeterli. Özellikle anne, baba veya kardeşlerinde erken yaşta kalp hastalığı olduğu bilinen kişiler, sigara içenler, hipertansiyon ve şeker hastaları mutlaka kan kolesterollerini düzenli olarak ölçtürmeliler.
Neden Bazılarımızda Yüksek, Bazılarımızda Düşük?
Kan kolesterol düzeyleri kalıtsal ve çevresel faktörlerin etkisiyle oluşur. Kolesterol metabolizmasının çeşitli halkalarında doğuştan oluşabilen farklılıklar, kişilerde yağların kan düzeylerinin de farklı olmasına yol açar. Beslenme şekli, fazla kilolu olma, sigara içmek ve fizik aktivite varlığı veya yokluğu çevresel faktörler içinde en önemlileridir. Günlük besin tüketimindeki yağ miktarı ve bileşimi, kalıtsal özelliklere göre değişen oranda kan düzeyini belirler.
Ayrıca genetik özellikler, tiroit bezinin yetersiz çalışması, bazı böbrek hastalıkları, şeker hastalığı, fazla alkol alımı, hareketsizlik, aşırı stres, gıdalar önemli nedenler arasındadır.
Kolesterol Türleri nedir?
Kanda total kolesterol, diğer alt grupların toplamıdır. Bunlar HDL (iyi kolesterol-yüksek yoğunluklu), LDL (kötü kolesterol-düşük yoğunluklu-bunun alt grupları var), VLDL (uygulamada çok önemli değil), trigliseridler (toplama belirli bir oranda katılırlar).
Zararları Nelerdir?
Belirlenmiş düzeyin üstüne çıkan LDL damar çeperinde plak denilen birikimlerle, çap daralmasına, tıkanmasına neden olarak, bulunduğu organa kalıcı veya geçici hasar verir. Kalbi besleyen damarlarda (koroner arterler), beyin, bacak damarlarındaki bu tür oluşumlar kalp enfarktüsüne, felçlere neden olabilir. Trigliseridlerin aşırı yükselmesi pankreasta acil ve ciddi sorun yaratabilir. Ayrıca iyi kolesterol (HDL) düzeyini de düşürebilir. Amaç LDL’nin azaltılıp HDL’nin arttılmasıdır.
Diyet veya İlaca Ne Zaman, Nasıl Başlanmalı?
Bu konu ile ilgili hiçbir hastalık belirtisi ortaya çıkmadan yapılacak kontrollerde doktorun belirleyeceği risk faktörleri kişinin sınıfını, aynı zamanda önlemler paketini de belirler. LDL kolesterol düzeyi ve risk sınıfı çok yüksek ise diyet sonucu hiç beklenmeden ilaca başlanabilir. Önce 3, sonra 6 aylık sürelerde yapılacak kontroller diyet, ilaç ikilisinin hedefi yakalamasına göre ne kadar devam edileceğini ortaya koyar.
Diyette kolesterol içeren her şey yasak mıdır?
Kısaca hayır. Püf noktası kişiye izin verilen kolesterol girdisinin günlük olarak aşılmamasıdır. Kolesterol içeriği yüksek gıdalar doyum hissi sağlamadan bu sınıra ulaşacağından, sizi zorlayacaktır. Örneğin yumurta sarısındaki kolesterol neredeyse bir günlük tüm girdi hakkını kullanacağı için, gün boyu dikkatli beslenmek gerekir. Diğer önemli nokta, günlük alınabilecek tutarın aynı gün alınmasa bile başka günlere devredilemeyeceğidir.
İlaçsız Tedavi Nasıl Olmalı?
1-Beslenme alışkanlığının değiştirilmeli. Yağ ve tuz içeriği düşük, sebze, meyve ve tahıl ağırlıklı beslenmeye özen gösterilmeli.
2-Sigara mutlaka bırakılmalı. Pasif içiciliğin de zararlı olduğu biliniyor. Sigara kötü kolesterolü okside ettiğinden, sigara içenlerde damar sertliği ve kalp krizi riski yüksektir.
3- Düzenli egzersiz yapılmalı. Gün aşırı 30-45 dakika tempolu yürüyüşler de yapılabilir. İleri yaşlarda ise, yürüyüş, hafif koşu, yüzme ideal sporlardır.
4-Fazla kilolardan kurtulmalı.
5-Aşırı alkolden kaçınılmalı. Bazı araştırmalar şarabın HDL kolesterolü yükselttiğini öne sürmektedirler. Ancak artan bu kolesterol tamamıyla koruyucu olup olmadığı halen tartışmalıdır. Bu nedenle sırf HDL kolesterolü arttırmak için alkol alınmamalıdır.
Sonuç olarak ne her şeyin yasak ne de serbest olduğu uçarı diyet önerileri değil, sizin beden yapınıza dayalı, ölçülü, zararsız, bıktırmayan, kolay uygulanabilir programlar kabul edilmeli. Özellikle kolesterol yüksekliği olan veya enfarktüs, inme gibi damarsal olay geçirmiş kişilerin çocuklarında da 12 yaş civarında durum belirlenmeli, sonuca göre hangi sıklıkta izlem yapılacağı planlanmalıdır.
Kadınları yoran başına dert olan kadınsı bir hastalık Endometriozis. Sizi bir kere sevdi mi bir daha hiç bırakmak istemeyen başa bela bir sevgili gibi gün gece hep peşinizde belki de farkında değilsiniz.
Dünyada ortalama her 10 kadından 1’inde görülüyor. Hedef kitlesi ise, üreme çağındaki 12-52 yaş aralığındaki genç kızlar ve kadınlar. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı hekiminden “Siz bir Endometriozis hastasısınız, hanımefendi” teşhisini almanız ise aşağı yukarı 7 yılı buluyor. Şaka gibi görünse de bu kocaman bir gerçek. Birçok kadın kronik hale gelmeden Endometriozis teşhis almakta zorlanıyor. Elbette bu gecikmenin bir faturası var. Bu fatura sadece kadına değil, yakın çevresine ailesine iş yaşamına ülke ekonomisine de çıkıyor haliyle.
Bu Hastalık Nedir? Kimlerde ve Vücudun Nerelerinde Görülür? Neden Oluşur? Engellenebilir Mi?
Yol açtığı rahatsızlıklar ve tedavi yöntemlerini konuşmadan yani daha da derinlere dalmadan önce bir önerimiz var. İsmi de hastalığın kendisi de zor olduğundan ona “Endo” diyelim. Zira yurt dışında öyle anılıyor. Biz de ise, halk arasında “çikolata kisti hastalığı” olarak biliniyor.
Endo; rahim içi tabakasının rahmin dışında fakat vücudun içinde bir yerde olması sonucunda ortaya çıkıyor. Uzmanlara göre, kadınların her ay yaşadığı adet periyodu sırasında rahimden atılan kan ve rahim dokusu bir şekilde vücudun içine sızıyor. Yani vücuttan atılmak istenen kirli kan geriye geliyor. Bunun nedeni, uzmanlara göre ümmin sisteminin zayıflaması kimine göre ise östrojen fazlalığı, net bir açıklaması henüz yok. Endo yumurtalıklarda, tüplerde, rahim kasında, bağırsak veya mesanede, akciğerlerde, diyaframda, göbek deliğinde, eski ameliyat yarasında, beyinde, gözde, meme dokusunda, kalp, eller, kollar, dalak gibi birçok organda görülebiliyor. En sık görülen çeşidi ise; yumurtalıklara yerleşmiş olanı ki ona biz çikolata kisti diyoruz. İkinci sırada derin endometriozis (bağırsaklar) geliyor, sonra adenomyozis (rahim kası) ve cilt endometriozisi (eski ameliyat yarasına yerleşiyor).
Endo hastalarının genel şikayetleri ise şöyle; hassas bağırsak sendromu, migren benzeri baş ağrısı, yorgunluk halsizlik, kas eklem ağrıları, gebe kalma da güçlük, cinsel ilişki sırasında ağrı, ağrılı dışkılama veya işeme, şiddetli kasık ağrıları… Birçok Endo hastası, depresyonun eşiğinde. Bu şikâyetleri her yaşadığınızda hayata ve kendinize karşı toleransınız azalmasına, depresif olmalarına şaşmamalı. “Gündelik yaşamdaki rutin işlerinizi yapmak bir kabusa dönüşebiliyor, geçmeyen ağrı ve halsizlik sizi üretmekten ve çalışmaktan alıkoyuyor; kendi yemeğinizi yapamıyor, çocuğunuzla yeterince ilgilenemiyorsunuz” diye yakınan çok sayıda kadın var. Hatta bazıları çareyi iş yaşamlarına ara vermekte bulmuş.
Siz de var mı, yok mu?
Uzmanlara göre, özellikle her adet döneminde geçmeyen karın\kasık ağrınız varsa ya da ağrılı cinsel birleşme yaşıyorsanız, tuvalete çıkarken karın içinde ağrı sızı hissediyorsanız, gebe kalmada güçlük çekiyorsanız mutlaka uzman bir hekime görünün. Hastalığın teşhisi için dünyada geliştirilmiş net bir tanı yöntemi henüz yok. Şu kan tahlilinden çıkar denemiyor maalesef. Ancak jinekolojik muayene, ultrason çekimi, kan tahlili ve sizin hekime anlattıklarınız sayesinde tablo netleşiyor.
Endo hem genetik yani kalıtımsal hem de dış çevresel faktörlerden beslenerek büyüyüp gelişen kronik bir hastalık. O yüzden onunla baş edecek birkaç tedavi yönetimi olsa da onu bıçak gibi kesip atacak bir tedavi veya ilaç henüz geliştirilememiş. Çünkü düşmanın gerçekte neden ve nasıl oluştuğu henüz kimse bilmiyor. Ama bir şey net ki bu hastalık kadınların ‘kadınlığına’ saldırıyor. Hormonal ilaçlar, rahim içi araçlar, kapalı veya açık ameliyatlar ile tedavi edilebiliyor. Ayrıca mutlaka takip altında olmanız gerekiyor, düzenli olarak hekiminize görünmeli ve hastalığı gözlemlemelisiniz. Her kronik hastalıkta olduğu gibi takip ve devamlılık şart.
Kendimizi Nasıl Koruyabiliriz?
Son çalışmalara göre; yoga ve pilates tarzı egzersizler, glütensiz ve alkali beslenme, parabensiz bir yaşam hastalıkla mücadele etmenize ve geriletmenize yardımcı olabiliyor. Özellikle kozmetik ürünlerde ve plastik kaplarda bulunan paraben, kadınlardaki zararlı östrojeni artırarak hastalığın gücünü arttırdığı düşünülüyor. Dünyada ve Türkiye de kadınların hastalıkla mücadele edebilmesi ve daha kaliteli yaşam sürmeleri için yeni akımlar gelişmeye başlamış, ‘endometriozis diyeti’ de bunlardan biri. Vücuttaki inflamasyonu azaltmayı amaçlayan bu diyet ile önerilen besinleri daha çok tükettiğinizde, ümmin sisteminiz güçlenerek hastalıkla savaşma gücünüzü destekliyor. Günümüzde birçok ülkede kadınlar ve uzman hekimler örgütlenerek Endo ile savaşmak ve hastalığa dikkat çekmek adına sosyal aktiviteler, toplantılar ve klinik çalışmalar üretiyorlar. Amerika, İngiltere, İrlanda, Avustralya en çok çalışan ülkelerden bazıları. Dileriz farkındalık çalışmaları, hastalığın tedavisi ve kadınların hastalıkla mücadele edebilmeleri için motivasyonlarını artırıcı yönünde katkı sağlar. Endo, bir zamanlar tedavisi olmayan ama artık tek bir iğneyle yendiğimiz hastalıklar listesine geçer ve kaybolur.
Hepimiz zaman zaman sıkılıyor, bunalıyor ve günlük hayatın stresinden biraz olsun uzaklaşmak istiyoruz. Trafik, iş yoğunluğu, sınav stresi, günlük hayatın koşuşturmacası, o şu bu derken, aslında hepimizin arkadaş ortamında iç çekerek bahsettiği bir durum yok mu? Yani; yeni bir hobi edinmek lazım! Tamam, iyi güzel fakat belki yarın öbür gün vazgeçeceğimiz bir hobi uğruna çeşitli kurslara yazılıp, onca ücret ödememize gerçekten gerek var mı? Bildiniz, elbette yok diyeceğiz!
Hem evde rahatlıkla başlayabileceğimiz, masrafsız hem de istersek ailece zaman geçirmek için oldukça keyifli yol olarak kullanabileceğimiz bir sanattan bahsetmek istiyoruz. Ebru sanatı!
Ebru sanatı kağıt sanatlarından yalnızca biri. Tarihi Osmanlı’ya dayanan ve o dönemde usta – çırak ilişkisinin görüldüğü sanat dallarından yalnızca biri. Görsel uyumluluğu, renklerin birleşerek çıkardığı muhteşem görüntü ile harikalar yaratan bir sanat dalı olduğunu söyleyelim. Normalde gerçekleştirmesi zor sayılabilecek bir sanat dalı olsa bile, evde çok daha kolay hali ile tanışacağız bugün. Görsel olarak insanı oldukça tatmin edecek, hem de yapması oldukça kısa süre alan hali ile oldukça cezbedici. Üstelik sonucunu almak için günlerce beklememize gerek bile yok! Sadece birkaç A4 kağıdı, tepsi, kürdan ve olabildiğince akrilik boya ile hem eğlenceli hem de sonucu görsel açıdan oldukça tatmin edici işler çıkarabileceğiz. Kendi başımızayken de zevkle uğraşacağımız bir aktivite olması ile beraber, çocuklarımızla zaman geçirmek istediğimiz zamanlarda, onları meşgul etmek adına harika bir aktivite olacak. Çoğu malzeme evde zaten bizi hali hazırda bekliyor olacağı gibi, akrilik boyayı da herhangi bir kırtasiye veya hobi malzemesi satan dükkandan bulmak oldukça kolay.
İlk önce kullanacağımız A4’lerin ölçüsüne uygun bir tepsiye su doldurmak ile işe başlıyoruz. Bu noktada dikkat edilecek tek şey kullanacağımız tabanın temiz olması olacak. Sonrasında dilediğimiz renklerde akrilik boyaları, pembeleri, siyahları, mavileri, tamamen kendi hayal gücümüze göre tepsiye dökerek devam ediyoruz. Suyun üzerindeki boyaları, çatal veya kürdan gibi sivri bir araçla karıştırıp boyanın şekillenmesini sağlıyoruz. Elimizdeki beyaz kağıdı, yavaşça, renklendirdiğimiz tepsinin içine bırakıp, şekilleri almasını bekliyoruz. Kağıdın yüzeyine hafifçe bastırdıktan sonra, kağıdın ufak bir köşesinden tutup kaldırıyoruz. Böylece şekiller kağıda yerleşiyor ve sürpriz desenlerden oluşan bir sonuç ortaya çıkıyor. Aldığımız kağıdı kuruması için düz bir zemine bırakıyoruz. Bu noktada sabit durması için kenarlarına bir ağırlık bırakabilir veya bir mandal yardımı ile asabilirsiniz. İşte bu kadar basit! Dilerseniz, farklı tasarımlar denemek için A4 kağıdını tepsiye batırmadan önce, beyaz bir kalem veya beyaz pastel bir boya ile şekillendirebilirsiniz. Boyadığınız yerlerde su tutmayacağından, istediğiniz şekli kağıdın üzerinde görmeniz daha kolay olacaktır ve sadece kalem değmeyen yerler boyanın rengini alacaktır.
Hem sizin hem de çocuklarınızın keyifli zaman geçirmesi adına yapılabilecek bu hobiyi kaçırmamakta fayda var deriz. Bizce bir taşla iki kuş vurmak dedikleri de bu olsa gerek! Yaptığınız çalışmaları dilerseniz eski usulle iplere asıp duvarın bir köşesini süsleyebilir, veya çerçeveletip renkli bir görüntü yakalayabilirsiniz.
Bir kaç gün önce, 23 Ağustosta Güneş başak burcuna geçiş yaparak yazın, tatilin, sonuna geldiğimizi bize hatırlattı. Sonbahar başlarken artık yeni bir mevsime ve gündeme geçiş yapmaya başlıyoruz. Okullar açılıyor, işler yeniden hareketleniyor. Havalar soğumaya, günler kısalmaya başlıyor. Uzun ve romantik gün batımları yerini geceye bırakmaya başlıyor.
Doğada başak mevsimi, hasat mevsimidir. Ekinler toplanır, bir ayıklamadan elemeden geçer. Biz de kendi yaşamımızda yılın sonuna gelirken bir değerlendirme içine girme ihtiyacı hissederiz. Yazın bitişiyle elimizde avucumuzda ne varsa onları değerlendirmek, bir şeyleri yerli yerine koymak isteriz. İşimize yarayan ve yaramayan arasında bir ayrım yapmak bizi hafifletir, tazeler, yeniler. Hepimizin elinde uzun bir yapılacaklar listesi olabilir. Yazlık evler kapatılacak, eşyalar taşınacak, kış için konserveler hazırlanacak, rutin, çokça detaylı ve emek isteyen ama hayat kalitemizi artıran işler… belki de yaz boyunca biraz fazla rehavete kapıldığınız yeme ölçüsünü kaçırdınız. Diyet planları, spor-egzersiz programları arayışlarını hızlandırabilirsiniz.
26 Ağustos saat 14.56’da Balık burcunda bir dolunay var. Başağın tam karşıt burcu olan Balıkta gerçekleşecek dolunay kafanızı karıştırmasın, sadece biraz rahatlayın. Başak ruhunu kaybetmeden, ona dört elle sarılarak “nerelerde çok oyalandığımızı ya da bir şeylerin kendi zamanında olmasına izin vermediğimizi gereksiz efor harcadığımızı” göreceğiz. Bazen bir şeyleri bırakmak, vazgeçmek iyidir. Eğer bize uymayan, işlemeyen, geleceği olmayan bir şey üzerinde iseniz bu vazgeçiş elbette bir çalışmayı beraberinde getirir. Birinin bu iyi ya da kötü demesiyle kendimizi için hayırlı olanı seçemeyiz. İllaki bir tadına bakıp kendi süzgecimizden geçip değerlendirmemiz gerekir. Burada şuna çok dikkat edin. Süzgecin delikleri ne çok geniş ne de çok dar olmasın, eleme kriterlerinizi belirlerken dikkatli olun.
Gökyüzü bu hafta çok keyifli. Yaz boyunca bizi yoran, tekrar düşüren, aşağıya çeken retrolar bitiyor. Toprak burcunda gerçekleşen büyük bir üçgen var ve Dolunay gökyüzündeki resmi bir “uçurtmaya” çeviriyor. Bu güzel tablodan faydalanıp uçurtmamızı uçurabilmek için; neyi kendi haline bırakmanız neyin üzerinde çalışıp emek harcamanız gerektiğini fark etmeniz çok önemli. Bu nüansı fark etmeniz için size bir kaç ipucu hazırladım. Mevsim başak mevsimi olduğu içinde ipuçlarını vermeye ilk başaklardan başladım. Size özel önerilere ulaşmak için Astroloji Danışmanlığı hizmetimi değerlendirebilirsiniz.
Yükselen Başak Burcu: Kendinizi geliştirecek, onaracak, iyileştirecek , ileriye dönük projelerinize katkı sağlayacak iş ve eğitsel uğraşlara hız verebilirsiniz. Diyete ve spora başlamak, görünüşünüzle ilgili değişikliklere gitmek yenilenmek için harika bir zaman. Akışa bırakılacak konular ise, ilişkiler ve ortaklı işler. Bu konularda daha rahat ve izleyici olmaya bakın. Çok anlam ve beklenti yüklemeyin ilişkilerinize, kendinize güvenin. Bir şeylerin olmasına izin verin.
Yükselen Terazi Burcu: Bugünlerde muğlakta kalan ne varsa netleşmeye başlayacaktır. Hem gündelik işler hem iş-güç konularında bir belirsizlik yaşamış neyi ne zaman yapacağınıza karar verememiş olabilirsiniz. Bırakın hayat size zamanı göstersin. Olana göre plan yapın, bir şey olmadan kafanızda hesap kitap yapıp zihninizi bulandırmayın. Başkaları için yapacak çok şey olabilir. Yakın çevrenizin size ihtiyacı olabilir. Beslenme ve sağlık konularını bu ayın önemli gündem maddeleri arasına koyun derim, kendinizi ihmal etmeyin.
Yükselen Akrep Burcu: Gelecek planları bugünler aklınızı meşgul edebilir. Kiminle nasıl bir işbirliği yaparım. Kimden nasıl destek alabilirim? bu sorularla boğuşacaksınız ve bir çeşit arayış/çözüm yolu bulma gayretindesiniz. Başkalarından destek ve fikir alabileceğiniz çok güzel bir yeni aydasınız. Biraz esneyin. Tatil, tembellik, ama ben bunu yapmayı sevmiyorum, bana keyif vermiyor düşüncelerini ise bir süre görmezden gelin. Önce yol haritanızı çıkarın, planınızı çizin sonra size keyif ve huzur verecek şeyleri artırmanın yollarını bulursunuz. Yaz aşkları bugünlerde bitebilir.
Yükselen Yay Burcu: Bugünlerde işe güce ağırlık vermelisiniz. Eve aileye geçmişe ait konuları hemen çözmek mümkün olmayabilir. İş yaşamındaki bir değişiklik ev ve aile yaşamınızı, taşınma, tadilat ev alım satımı gibi etkileyebilir. Ama önce iş ve gerçekçi olasılıklara öncelik verin. Diğer konular zaman içinde çözülecektir. Şimdilik geçici bir çözüm bulmanız, rahatlamanız bile sizi yolunuzda hızlandırabilir.
Yükselen Oğlak Burcu: Yurt dışı meseleler, uzaklar, yolculuklar, eğitsel işler, ticari konular, yasal-hukuki işler gündeminizde. Resme daha uzaktan bakmaya çalışın. Detayları görmezden gelmeyin elbette ama çözemediğiniz ya da düzeltemediğiniz detaylar yüzünden büyük plandan vazgeçmeyin. Bugünlerde bolca seyahat ve konuşma içinde olabilirsiniz. Alınacak ve/veya bırakılacak çok sayıda karar olabilir. Bolca anlaşma, sözleşme metni okumanız gerekebilir. Çok sayıda olasılık önünüzde duruyor. Ama gündemi değil ileriyi düşünün. Unutmayın, büyük resim en önemlisi.
Yükselen Kova Burcu: Neyiniz var neyiniz yok, huzurlu olmak için neye ihtiyacınız var. Gündeminizde bu meseleler olabilir. Kriz ya da geçici de olsa bir muğlaklık yaratan parasal konularla ilgilenmeniz gerekebilir. Bir şekilde bir şeyin yokluğunu, eksikliğini hissedebilirsiniz. Başkalarından gelen ya da paylaştığınız ortak gelir ve giderler bugünlerde aklınızı meşgul ediyor olabilir. Kendi kaynaklarınız, birikiminiz ya da bakış açınız sorunun çözümüne yetmeyebilir. Destek isteyin, yeniden ihtiyaçları gözden geçirin, toplayın, çıkarın. Mutlaka elinizde sizi döndürecek bir çözüm kalacaktır.
Yükselen Balık Burcu: Bugünlerde neyi nasıl yapacağınıza karar veremiyor olabilirsiniz. Bu bazen hepimize olur. Tek başımıza karar veremeyiz, bir fikre öneriye ihtiyaç duyarız. Kendinizi biraz akışa bırakın. Diğerlerinin size anlatacağı, tavsiye edeceği, destek olacağı çok sayıda güzel şey var. İkili ilişkilere, işbirliklerine açık olun. Diğerlerinden öğreneceğiniz ve size katkı sağlayacak tavsiyeleri geri çevirmeyin. İkili ilişkilerde bir elemeden geçebilirsiniz. Yaz aşkları, bir süredir devam eden bir ilişki veya ortaklık-işbirliğinin geleceği bugünlerde belli olabilir.
Yükselen Koç Burcu: Bazen ne kadar plan yapsak, bir şeyleri tam yapmış olsak da işler koşullar ilişkiler istediğimiz gibi gitmez. Böyle zamanlarda hayata, zamana, olana bitene saygı göstererek yola devam etmek en güzeli. Bugünlerde yapacak çok işiniz olabilir. Derleme toplama yeniden düzenleme planlama ihtiyacı içinde olabilirsiniz. İşler güçler ve gündelik düzeniniz de sizi bekleyen çok sayıda gündem maddesi var. Biraz da programlı olun ve zamanlamayı iyi ayarlayın. İşler olaylar yoluna girecektir.
Yükselen Boğa burcu: Geleceği düşünmek, sürekli plan yapmak, destek arayışlarında olmak sizi yormuş olabilir. Kendinizi ihmal etmiş olabilirsiniz. Eğer bir grup dernek ortak çalışma içindeyseniz biraz kendinizi diğerlerine hatırlatın. Sevip sevmediğiniz isteyip istemediğiniz işinize yarayan yaramayan şeyleri dile getirin. “Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için” sözü klişe gibi görünse de “denge” ilişkilerimizi ayakta tutar. Onu korumanın yollarını arayın. Kendi yaratıcılığınıza güvenin, içininzdeki çocuğu ihmal etmeyin.
Yükselen İkizler Burcu: İş yaşamında belirsizliğini koruyan, bir süredir netleşmemiş meseleler gündeme gelebilir. Önceliğiniz özel yaşamınız olsun. Aileniz eviniz ev yaşamınızda yapılacak çok sayıda iş ve sorumluluk olabilir. Ev taşımak, tadilat, eşya alım-satımı, geçmişe ait ailevi sorunlar vs. Önce kendi köklerinizi besleyin ve biraz havalandırın. Zihninizi boşaltın. Bazen önünüzde duran ihmal ettiğiniz şeylerle uğraşmak ileriyi görmeyi seçim yapmayı kolaylaştırabilir. İş yaşamında, çalıştığınız sektör veya kurumdaki gelişmeler önünüzü görmenizi engelliyor olabilir. Bu dolunay size güzel mesajlar ve farklılıklar sunacaktır, olmasına izin verin, acele etmeyin.
Yükselen Yengeç Burcu: Yakın çevreniz, kardeşler-komşular, yolculuklar, eğitsel işler, ticari konular gündeminizde. Resme daha uzaktan değil yakından bakmaya çalışın. Detayları görmezden gelmeyin ama çözemediğiniz ya da düzeltemediğiniz detaylar yüzünden büyük plandan vazgeçmeyin. Bazen olmasını istediğimiz şeyler ile gerçekler arasındaki yol uzar, mesafe büyür. Bugünlerde bolca seyahat ve konuşma içinde olabilirsiniz. Alınacak ve/veya bırakılacak çok sayıda karar olabilir. Bolca anlaşma, sözleşme metni okumanız gerekebilir. Çok sayıda olasılık önünüzde duruyor. Ama ileriyi değil şimdiyi düşünün. Düşünceleri fikirleri detaylandırın. Unutmayın, büyük resim çizmek için detaylar çok önemlidir. Başkalarından alacağınız önemli tavsiyeler ve öneriler olabilir.
Yükselen Aslan Burcu: Kendinizi güvende ve rahat hissetmek için neye ihtiyacınız var? Gündeminizde bu meseleler olabilir. Parasal konular, harcamalar, ödemeler, alacak verecek işleri ile meşgul olabilirsiniz. Kriz ya da geçici de olsa bir muğlaklık yaratan konularla ilgilenmeniz gerekebilir. Bir şekilde bir şeyin huzursuzluğunu güvensizliğini hissedebilirsiniz. Başkalarından gelen ya da paylaştığınız ortak gelir ve giderler bugünlerde aklınızı meşgul ediyor olabilir. Size göre burada bir şeyler olması gerektiği dağılmamış olabilir. Kendi kaynaklarınız, birikiminiz ya da bakış açınız sorunun çözümüne yetebilir. Yeniden ihtiyaçlarınızı gözden geçirin, toplayın, çıkarın. Mutlaka elinizde sizi döndürecek bir çözüm kalacaktır. Başkasının desteğine onayına ihtiyacınız olmayabilir, sizi yoran şey belki de bu beklentidir.
Balık dolunayı yaşamınızda güzel farkındalıklara ve gelişmelere vesile olsun dilerim.
Öyle bir yemek olsun ki kendi kendine pişsin. Hem buzlu bir kadeh rakıya sıkı bir meze olsun , hem de buz gibi birayla iyi gitsin. Beyaz şarap sevenleri çoştursun, kırmızı sevenleri de üzmesin. Suyuna ekmek banılsın. bandıkça güzelleşsin. Bayatı, dünden kalmışı olmasın, her daim taze bulunsun. Sağlık deposu olsun ama lezzet fırtınaları da estirsin. Var mı böyle bir ziyafet? Evet, var… Bu ay size Ceviche’den hayaller kuralım istedik. Denizden babanızın çıkmasını beklemeden, bir parça taze balıkla güvertede görkemli bir ziyafetin baş tacı Ceviche…
Köklerinin Maya’lara kadar dayandığı varsayılan bu yemek, temelde çiğden marine edilmiş bir balık salatasıdır. İlk zamanlarda çeşitli asidik meyvaların suyunda bekletirek
olgunlaştırılan balık etlerinden yapılırken, günümüzde daha çok limon suyu ve sirke ağırlıklı tarifleriyle karşımıza çıkıyor. Daha çok beyaz etli ve iri yapılı balıkların etlerinin tercih edilmesinin nedeni, beyaz etin, asitli ve tuzlu marine soslarında kısa sürede olgunlaşması. Olgunlaşan bu balık parçaları daha sonra taze sebzelerle karıştırlarak muhteşem salatalar haline getiriliyor. Ayrıca balık dışındaki karides, midye gibi başka deniz mahsulleriyle de hazırlamak mümkün.
Dünya atlasına bakıldığında Ceviche’nin Peru, Ekvador, İspanya, Meksika gibi bir çok latin ülkesinin mutfaklarında baş tacı edildiği açıkça görülebilir, ancak Filipinler, Fransa gibi başka kökenden ülkelerin de mutfaklarında yer etmiş durumda. Bizde ise Ege mutfağında, Rum tariflerinden kalan bir marine balık kültürü olmakla birlikte, bunlar tadımlık mezeler olarak tüketildiğinden tam bir Ceviche benzerliği söz konusu değil.
Çiğ balık tüketimi, doğru sürede ve şekilde hazırlanmadığında bazı sağlık riskleri taşıyor olsa da, genel düşüncelerin aksine çiğ balığın marine edilmesi hiç de riskli değil. Tuz ve asit içeren marinasyonun içinde bekleyen balık eti, hızla kendiliğinde pişerek son derece sağlıklı bir yemeğe dönüşüyor. Üstelik ısıyla temas etmeği için, vitamin gibi faydalı içeriklerini de kaybetmiyor. Ceviche’nin en güzel yanı da içinizdeki aşçının yorumuna olabildiğince izin veriyor olması. Sevdiğiniz sebzelerden kendi tarifinizi geliştirmek çok keyifli olacaktır.
Temelde dikkat etmeniz gereken, somon gibi çok yağlı balıkları tercih etmemek. Levrek, dil, mezgit gibi balıklar Ceviche yapımında mükemmel sonuç veriyor. Balığın taze olması da hem lezzet hem de koku açısından çok ama çok önemli. Kılçıkları ve kanlı bölümleri iyice ayıklanmış olmalı ki marinasyonun asit dengesi bozulmasın. Her lokmada ağıza sadece bir balık parçası gelecek büyüklükte doğrandıktan sonra, yaklaşık 20 en fazla 30 dakika kadar marinasyon içinde bekleyen balıklar sostan ayrılarak başka bir kaba alınmalı. Bu, pişme işlemini durdurmak için önemli. Marinasyonu tuzlu hazırlayabileceğiniz gibi, balıkları sadece limon suyunun yakıcılığına da bırakabilirsiniz. Ancak turşulaşmanın hızlanması ve balığın lezzetlenmesi için tuz içeren marine sosları daha etkili oluyor, bizden söylemesi. Farklı tariflerde farklı limon/balık oranları verilse de, 200gr. balık için bir büyük limonun yarısını genel olarak doğru bir oran olarak kabul edebiliriz.
Denemeniz için işte size iki tarif önerisi:
Ananaslı Levrek Ceviche
250 gr. Levrek
¼ Ananas
1 Chili Biberi
2 Yeşil Köy Biberi
1 Küçük boy kırmızı soğan
Taze soğan
½ Limon
Yarım Limon Kabuğu
Maydanoz
Beyaz şarap sirkesi
Üzüm sirkesi
Tuz
Zeytinyağı
Yarın çay bardağı üzüm sirkesi, yarım limon ve yarım çay kaşığı tuzdan oluşan marinasyonda bekletilen balıkları süzerek bir salata kabına alın. Küçük küpler halinde doğradığınız ananasları ve kırmızı soğanı, çekirdekleri ayrılarak küçük şeritler halinde doğranan chili biberini de ekleyerek karıştırın. Limon kabuğunun beyaz taraflarını incelterek minik minik doğrayın. Kalan bütün malzemeleri küçük doğrayarak bu karışıma ekleyin. Kıyılmış maydonozun arkasından biraz limon takviyesi, zeytinyağı ve beyaz şarap sirkesi ekleyerek iyice karıştırın ve hiç bekletmeden servis edin.
Deniz Suyunda Turşulu Midye Ceviche
Çubuk Salatalık Turşusu
Pancar Turşusu
250 gr. Ayıklanmış Midye
1 küçük havuç
Taze Soğan
Elma sirkesi
Üzüm Sirkesi
Deniz Suyu
Karabiber
Zeytinyağı
*Yazarımızın MotorBoat dergisinin Şubat sayısında yayınlanan yazısıdır.
Merhaba, Temmuz ayının en önemli tarihlerini ve gökyüzü olaylarını sizler için kaleme aldım. Gelin birlikte gökyüzüne bakalım.
Danışman Astrolog Aylin İleri
23 Temmuza kadar sürecek olan Yengeç Burcu mevsiminde; ailemiz, sevdiklerimiz, eşimiz, dostumuz, çocuklarımız, yuvamız, yaşadığımız şehir ve ülke meseleleri ile daha çok ilgileneceğiz. Güneş, yengeçte iken yakın çevremize karşı duyarlılığımız artar. Daha fazla şeyi hissetmeye ve sezmeye başlarız. Nerede, nasıl ve kimlerle mutlu isek ya da bir ihtimal varsa, bu hali korumak arzusunda oluruz. Öyle görünüyor ki incinmemek ve incitmemek, mevcut durumu korumak için bu ay fazla mesai yapacağız.
23 Temmuzdan sonraysa, Aslan Burcu mevsimi başlayacak. Bu dönem de ise daha çok dışa döneriz; eğlenmek, âşık olmak, hayattan keyif almak, istediğimiz şeyleri yapmak, nasıl hissediyorsak öyle davranmak ve yaşamak isteriz. Kendimize dair farkındalıklarımız artar.
Koç Burcu ve Yükselen Koçlar temmuzun ilk haftalarında ev ve iş yaşamında önemli gelişmeler yaşayabilirsiniz. Yakın çevrenizde ilgilenmeniz gereken önemli meseleler olabilir, birilerinin yanında daha fazla olmanız gerekebilir. Ev alım satımı taşınma yer iş değişiklikleri yaşayabilirsiniz. Ayın ikinci yarısı yeniden planlama yapmak, ne isteyip istemediğinizi tartmak için harika. Yola kimlerle devam etsem daha iyi olur? Hayatıma kimi almalı? Hayatımdan kimi çıkarmalıyım? Sorularına yanıt aramak için çok daha uygun. Tatile çıkmak, spora zaman ayırmak size iyi gelebilir. Takım, ekip, dernek çalışmaları içindeyseniz, bu ay, burada bolca hareketlilik var. Bir çeşit rekabet ya da haklılık savaşı içine çekilebilirsiniz. Dikkatli olun.
Boğa ve Yükselen Boğalar aklınızı çokça meşgul eden belki de üstesinden gelemeyeceğinizi düşündüğünüz meseleler bu ay gündeminizde. Mesele her neyse biraz düşünme biçiminizi değiştirmeniz gerekiyor. Fazla alıngan davranıyor olabilirsiniz. Detaylara daha çok özen gösterin, resmi yazışma ve anlaşmalarda özenli hareket edin. Temmuz ayında kısa yolculuklar, bolca görüşmeler, telefon konuşmaları yapabilirsiniz. İnsanlardan duyacak öğrenecek ve onlara anlatacak fikir ve meseleleriniz olabilir. Özellikle ayın sonlarına doğru ev ve iş yaşamında önemli gelişmeler yaşayabilirsiniz. İş ve kariyer yaşamında yeni bir dönem başlıyor. İş sektör değişikliği yaşayabilir, önemli bir sorumluluk üstlenebilirsiniz. Uzun süredir devam eden, belki de sürüncemede olan iş ve ilişkilerden yana olumlu gelişmeler destekler alabilirsiniz.
İkizler Burcu ve Yükselen İkizler ayın ilk günlerinde gündemde parasal meseleler var. Maddi birikimleriniz, cebinizdeki para ve harcamalarınız, yatırım, borç ve alacak konularında önemli kararlar verebilirsiniz. Uzun süredir beklediğiniz bir para elinize geçebilir veya sürüncemede olan bir karar bu ay içinde netleşebilir. Yasal işlerde, imza ve anlaşmalarda, kanuni süreçlerde ekstra dikkatli olun. Özellikle yakın çevrenizle bağlantılı işler yapıyorsanız; lojistik, ulaştırma, seyahat, yurtdışı işler, internet, medya, iletişim, eğitsel işler içindeyseniz süreç biraz aksayabilir. Tamamlanması gereken şeyler çıkabilir. Ay sonuna doğru plan ve kararlarınızı gözden geçirmeniz gerekebilir. Evren sizi daha gerçekçi olmaya ve adımlarınızı dikkatli atmaya davet ediyor.
Yengeç Burcu ve Yükselen Yengeçler yeniaya girerken gündemde kararlarınız ve seçimleriniz var. Sağlığınız ve kişisel girişimleriniz önem kazanıyor, bir karar verme arifesinde olabilirsiniz. Yeni başlangıçlar yapmak istiyorsunuz. Bu mesele parasal konular, araba alım-satımı, iş girişimleri, bütçe, işe yönelik konularla ilgili olabilir. Evde ve işte bolca konuşacak pazarlık yapacaksınız, lakin işleri yavaşlatan engeller ve kısıtlar var. Aradığınız maddi manevi desteği almak için ay sonunu beklemeniz gerekebilir. Planlarınız hazır fakat uygulamaya sokmada gecikiyor olabilirsiniz. Evren bu ay, eldeki işleri adım adım tamamlayıp ilerlemenizi istiyor. Gecikmeler strese ve gerginliğe yol açabilir, kendinizi dengelemeye çalışın.
Aslan Burcu ve Yükselen Aslanlar zihninizi meşgul eden, sizi yoran, üstesinden gelemeyeceğinizi düşündüğünüz meseleler bu ay gündeminizde. Konu her neyse biraz düşünme biçiminizi değiştirmeniz gerekiyor. Bir şey olmadan olmuş gibi yaşamak sadece sizi hayatı yaşamaktan alıkoyar ve anksiyetinizi artırır. Bazen olacaklardan kaçamayız. Onun yerine endişelerinizi gidermek için sağlam ve akıllıca tercihlerde bulunun. Aynı zamanda bu ay, başkaları için yapabileceğiniz çok sayıda şey var. Ay sonuna doğru yakın çevrenizde ilgilenmeniz gereken önemli meseleler olabilir, birilerinin yanında daha fazla olmanız gerekebilir. Bekârsanız, yepyeni bir ilişkiye başlayabilirsiniz veya süren bir ilişkinizle ilgili sorularınızı giderebilirsiniz. Özel yaşamınızda birlikte olduğunuz kişiyle ilgili önemli gelişmeler yaşayabilirsiniz.
Başak Burcu ve Yükselen Başaklar temmuz ayını yeni çevrelere girmek, etkinliklere, takım çalışmalarına, dernek aktivitelerine, arkadaş davetlerine katılmak için kullanın. Biraz dışa açılın. Geleceği planlayın, ileriyi düşünün. Planlarınızı uygulamak için destek isteyin. Ayın ikinci yarısına kadar planlarınız istediğiniz hız ve kolaylıkta akmasa da hareket halinde olmakta fayda var. Ay sonuna doğru ise, ev taşımak, yenilemek, düzeninizi yeniden kurmak gibi uğraşlar içinde olabilirsiniz. Çalışıyorsanız iş koşullarında ve işyerinde değişiklikler gerçekleşebilir. Sorumluluklarınız veya pozisyonunuz değişebilir. Genel sağlığınıza özen gösterin, esneme hareketleri yapın, eklem diz bel boyun sırt bölgenize dikkat edin. Olayları kestirip atmayın, esnek düşünün, inatçılık yapmayın. Bedeninizi de dinleyin, uyku ve beslenme düzeninize önem verin. Rutinler ve iş yükleri içinde boğulmayın.
Terazi Burcu ve Yükselen Teraziler Bu dönem ev ve iş yaşamında alınacak yeni kararlar, yapılacak önemli konuşmalar var. Uzun süredir devam eden iş ve ilişkilerden yana olumlu gelişmeler destekler alabilirsiniz. Sizi zorlayan ama yerine getirilmesi gereken ailevi sorumluluklar ayın ikinci haftasında gün yüzüne çıkabilir. Ev alım-satımı, mala mülke yönelik girişimlerin sonuçlarını, meyvesini bu ay alabilirsiniz. Temmuzun ikinci yarısında ise tatile yolculuklara çıkmak, keyifli zaman geçirmek, hobilerinizle ilgilenmeniz mümkün. Aşk hayatınızın hareketlendiği tutkulu bir ay geçirebilirsiniz. Süren bir ilişkiniz varsa ona ilişkin tamam mı? Devam mı? Kararını alabilirsiniz. Hayat size, “arzularının peşinden git” diyor ama bunu yaparken uzun vadeli planlarınızı da göz ardı etmeyin.
Akrep Burcu ve Yükselen Akrepler bu ay yolculuklar ve seyahat planları dikkat çekiyor. Eğitsel ve akademik işler, medya yayıncılık, yurt dışı işler, toplantı ve aktiviteler yılın bu zamanında bolca zamanınızı alacak gibi görünüyor. Aklınızı meşgul eden, sizi yoran, üstesinden gelemeyeceğinizi düşündüğünüz meseleler bu ay gündeminizde. Konu her neyse biraz düşünme biçiminizi değiştirmeniz gerekiyor. Bu dönem ev ve iş yaşamında alınacak yeni kararlar, yapılacak önemli konuşmalar var. Sizi zorlayan ama yapılması gereken ailevi sorumluluklar ay sonunda gün yüzüne çıkabilir. Ev alım-satımı, mala mülke yönelik girişimlerin sonuçlarını, meyvesini bu ay alabilirsiniz.
Yay Burcu ve Yükselen Yaylar bu ay aradığınız manevi ve maddi destekle ilgili gecikmeler çözülüyor. Fikirsel çatışmaları, yasal engelleri sonlandırabilirsiniz. Parasal konular, banka, miras, vergi işleri, harcamalar bu ay dikkat çekiyor. Var olan parayı değerlendirmekle ilgili geleceğe dönük uzun vadeli planlarınızı uygulamaya sokabilirsiniz. Başkalarından elde edeceğiniz gelir ve kaynaklar sizi rahatlatabilir. Aynı zamanda yönetilmesi gereken problemlerde dikkat çekiyor. Bu ay problem çözücü kıyafetini giymiş bir halde gezebilirsiniz. Ay sonuna doğru ise çıkacağınız yolculuklar, uzaklardan gelen haberler yolunuzu açabilir. Yeni fikirler size çıkış yolu sağlayabilir.
Oğlak Burcu ve Yükselen Oğlaklar bu ay işiniz sevdiğiniz dostlarınız varsa birlikte iş yaptığınız kişilerle ilişkileriniz önem kazanıyor. Ortaklıklar kurabilirsiniz, destek arayışında olabilirsiniz. Yeni bir ilişkiye de başlayabilirsiniz. Evlilik teklifi alabilirsiniz, kısaca ilişkileriniz boyut değiştiriyor. Bu yaz ilişkilerden yana şanslısınız. Ortaklık kurmak, işbirliği yapmak bu konularda gelen teklifleri değerlendirmek için güzel zamanlar. Fakat bu fırsatları yakalayabilmek ve değerlendirebilmek için size düşen bazı görevler olabilir. Kendinizi yenilemeye bakın, esneyin. Ayın ikinci ayrısı ise harcamalarda alacak-borç işlerinde daha temkinli olmaya bakın. Ekstra masraflar çıkabilir.
Kova Burcu ve Yükselen Kovalar temmuz ayı başlarında, ev ve işte değişiklikler yaşayabilirsiniz. Elde olmayan sebepler planlarınızı aksatabilir, sizi uğraştırabilir, olmayacak işlerle uğraşmanız gerekebilir. Kaza ve sakarlıklara, entrikalara bu ay açıksınız. Bu yaz gündelik işlerde dikkatli ve sakin kalmaya, stresi azaltmaya bakın. Sağlık kontrollerinizi de yaptırın, ihmal etmeyin. Hem kendiniz hem de diğerleri için yapacak tamamlayacak çok işiniz olacak, zamanı iyi kullanmaya bakın. İş paylaşımı yapmaya, işbirliği içinde olmaya önem verin. Ayın ikinci yarısında ise bekârsanız, yepyeni bir ilişkiye başlayabilirsiniz veya süren bir ilişkinizle ilgili sorularınızı giderebilirsiniz. Olayları kestirip atmayın, esnek düşünün, inatçılık yapmayın. Bedeninizi de dinleyin, uyku ve beslenme düzeninize önem verin. Rutinler ve iş yükleri içinde boğulmayın.
Balık Burcu ve Yükselen Balıklar temmuzun ilk yarısında aşk yaşamınız ve çocuklarla ilgili meseleler önem kazanıyor. Yeni bir birliktelik başlayabilir. Hatta bu uğurda gelecek planlarınızı, sosyal çevrenizi değiştirmeniz gerekebilir. Çocuk sahibi olmak istiyorsanız ani bir hamilelik haberi alabilirsiniz. Güzel bir tatile çıkabilirsiniz. Ay sonuna doğru ise ev ve işte değişikler yaşayabilirsiniz. Elde olmayan sebepler planlarınızı aksatabilir, sizi uğraştırabilir, olmayacak işlerle uğraşmanız gerekebilir. Hem kendiniz hem de diğerleri için yapacak tamamlayacak çok işiniz olacak, zamanı iyi kullanmaya bakın. İş paylaşımı yapmaya, işbirliği içinde olmaya önem verin. Kaza ve sakarlıklara, entrikalara bu ay açıksınız. Bu yaz gündelik işlerde dikkatli ve sakin kalmaya, stresi azaltmaya bakın. Sağlık kontrollerinizi de yaptırın, ihmal etmeyin.
Haziran Ayı Gezegen Hareketleri
MARS Geri Gidiyor
Astroloji de Mars gezegeni; kendini ortaya koyabilmeyi, kararlılığı ve içsel motivasyonu anlatır. Kendine ait olana sahip çıkabilmeyi, hakkını aramayı, cesareti ve mücadeleyi ifade eder. Bu gezegen geri gittiğinde yapmak istediklerini yapacak gücü kendinde bulamaz, cesareti kırılır, net olmakta zorlanır. Aynı zamanda çevresinde de aradığı desteği bulmakta zorlanır. Mars fiziksel aktiviteyi de anlattığından, bu dönem kendinizi yorgun ve bitkin hissedebilir, daha çok dinlenmek isteyebilirsiniz. Zorluk ve engeller karşısında, sağlam ve dayanıklı kalabilmek, dimdik durmak bugünlerde kolay olmayabilir. 27 Haziran-27 Ağustos günleri boyunca temkinli ve dikkatli olun. Risk almayın, önemli girişimlerinizi başlatmayın, rekabete girişmeyin. Önemli insanlara savaş açıp meydan okumayın. Hakkınızı aramanın sağlam garanti yollarını arayın, hukuki konularda dikkatli olun. Yanlış insanlarla yanlış konular için gereksiz bir mücadele içine girebilirsiniz! Bekleyen bir davanız veya hukuki bir meseleniz var ise bu aylarda çözülebilir.
Bir de şöyle düşünmenizde fayda var. Her gün işe gidip gelirken izlediğiniz yolun bir nedenle uzadığını daha dolambaçlı hale geldiğini varsayalım. Yolu bilmediğinizden arabayı kullanırken daha yavaş ve dikkatli olmanız şarttır. Gideceğiniz yere zamanında ulaşabilmek için evden daha erken çıkmanız gerekebilir, depoya ilave benzin koymanız gerekebilir. İllaki tedbirli olmanız şart. Yolunuz ancak Marsın normal seyrine geçtiği Eylül aylarında açılabilir. Bunu öngörerek adımlarınızı atın ve mücadelenizi ona göre verin.
Peki Ya AŞK
Aşk ve ilişkiler gezegeni Venüs 10 Temmuza kadar aslan burcunda. Demek oluyor ki ikili ilişkilerde, aşkta, anlaşma ve parasal işlerde bizim için değerli olan şeylerin peşinde olacağız. Sevildiğimizi duymak ve hissetmek isteyecek, eş zamanlı olarak sevdiğimizi de göstermek isteyeceğiz. Birini etkilemek, sevginizi ilan etmek için bu günler oldukça elverişli.
10 Temmuzdan sonra Venüs başak burcuna geçiyor. Artık ince eleyip sıkı dokumaya başlayacağız. Kolay kolay beğenmeyecek daha fazla şey arayacağız. Aşkta ve parasal konularda bonkör değil hesaplı olacağız. Mantığımız ve temel ihtiyaçlarımız, duygularımızın önüne geçecek. Bu dönemde aradığımızı bulmak, kendimizi ve diğerlerini mutlu etmek kolay olmayabilir.
SAĞLIK için Ne Yapalım?
Bu ay duygularınızı dışa vurmanızı kolaylaştıracak şeyler yapın. Güneş yengeçteyken duygularımız yoğunlaşır, hassasiyetlerimiz artar. Dans etmek, şarkı söylemek, yazmak, sizi rahatlatan hobi ve uğraşlara zaman ayırmak iyi gelebilir. Bolca sarılın, sevdiklerinize temas edin, daha çok ten ve göz teması kurmayı deneyin. Bol su içmeye ve açık havada yürüyüş yapmaya, yüzmeye zaman ayırın. Yengeç’in hassas yeri midesidir. Beslenmenize dikkat edin, asit oranı yüksek şekerli yağlı işlenmiş gıdalardan uzak durun. Mide şikâyetleriniz varsa ötelemeyin, kontrolden geçin.
TUTULMA MEVSİMİ Başlıyor
13 Temmuzda yengeç burcunda Güneş Tutulması var. Astrolojik açıdan güneş tutulmalarının gerçekleştiği dönemler, hayatımızda önemli konuların gün yüzüne çıkıp büyüdüğü, geliştiği veya sonlandığı süreçlerle eş zamanlılık gösterir. Bir sayfa kapanır ve bir yenisi açılır. Gündem değişmeye başlar, yeni konular kişiler olaylar hayatımıza girer. Yaz aylarında evren size neyi bırakıp neye devam etmeniz yönünde ipuçları verecektir. Tutulmalar 19 ayda bir farklı burçta yaşanır. Şimdi yengeç zamanı başlıyor. Yengeç burcu aile ev yuva konularını, yakın çevremizi ve onlara dair meseleleri anlatır. Yengeç koşulsuz sevgi ve bağlılıkla ilgilidir. O nedenle bu ay ailemizle daha çok meşgul olmamız, onlara daha çok zaman ayırmamız gerekebilir. Ev miras toprak sağlık bakım işleri gündeminizde olabilir.
27 Temmuzda ise kova burcunda Ay Tutulması var. Özgürlüğümüzün peşine düşeceğiz. Bağlarımızı, ilişkilerimizi, evet-hayırlarımızı sorgulayacağız. Duygusal iniş çıkışlar, öfkeli sert konuşmalar yapmanıza neden olabilir. Bu da ikili ilişkilerinize ve işlerinize zarar verebilir. Duygularınızı ifade etmenin sağlıklı yollarını bulmanızı öneririm. Daha fazla ipucu için web sayfamı ziyaret ederek, bireysel astroloji danışmanlığı alabilirsiniz. Temmuz ayının size güzellik ve şans getirmesini dilerim.
Astroloji, Güneş sisteminde yer alan gezegen hareketleri ile insan yaşamı ve doğası arasında bir etkileşim olduğu düşüncesine dayanır. Bu varsayıma göre; gezegen döngülerinin ve birbirleriyle olan etkileşimlerinin, insan yaşamı ve seçimleri üzerindeki sonuçlarını inceleyerek kendimizi ve yaşadıklarımızı daha iyi anlayabilir, evren içindeki rolümüzü gelişimimizi daha net görebiliriz. İçinde bulunduğumuz dar bakış açısından uzaklaşıp, hayatımıza ve deneyimlediklerimize daha uzaktan bakabilirsek monoton yaşamımızdan, kalıplarımızdan çıkabiliriz. Bu sürekli aynı yerde yaşayan, aynı konularla durmadan cebelleşen birinin bir süreliğine bambaşka bir yere yolculuk yapmasına benzer.
Yaşadığınız yerden ilişki içinde olduğunuz insanlardan alışkanlıklardan sorumluluklardan uzaklaştığınızda başka türlü bir yaşam ve tercihin mümkün olduğunu idrak edersiniz. Kendinizi daha özgür hissetmeye başlarsınız. Ve değişime hazırsanız, geri dönerken kendinizde bazı şeyleri değiştirme kararı alıp dönersiniz. Ancak hazır değilseniz, insanlar nerelerde nasıl yaşıyor diyerek, gördüklerinizi heyecanla paylaştığınız bir hikayeniz olur, anlatır durursunuz. Olasılıkları bilmekten korkmuyor ve kendinizi neyin iyi veya kötü olduğuna dair şartlandırmalardan uzak tutabiliyorsanız, astroloji size yardımcı olabilir. Ayrıca bu süreçte kendinizle dürüstçe yüzleşmeye hazır olmalısınız. Yaşadığımız sıkıntı ve zorlukların, gecikmelerin mutsuzlukların kaynağını çoğu kez farkındalığımızı artırarak idrak edebiliriz. Ve böylece onları geride bırakacak kararlar alabiliriz. Ancak bir Astroloğun size katkısı; mesleki tecrübesi ve bilgisi yanında, yaşam görüşü ve bakış açısının derinliğiyle sınırlı olacaktır. Kimi, farkında olmadan, doğum haritanızı yorumlayarak seçeneklerinizin ne kadar sınırlı olduğu konusunda sizi yanlış yönlendiriyor olabilir. Bu da insanda korku ve donukluk yaratır, söylenenlerin olmasını bekler durursunuz. Şahsen ben, değiştiremeyeceğim ya da seçimlerimin yazgımı etkilemediğinin söylendiği bir yaşam istemem. İzleyici değil, oyuncu olmak isterim ya da bunun için gayret ederim. Bence olması gereken; tahmin edilebilir davranışlarınız, sizi aşağıya çekebilecek alışkanlıklarınız üzerinde vurgu yaparak olası diğer alternatifler üzerinde durmaktır. Size yeni bakış açıları kazandırmak, kendinizin seçimlerinizin farkına varmanızı sağlamaktır. Daha iyi ve mutlu bir yaşam için, zihnen değişime açık olmak gerekir. Bu sayede büyür ve ilerleme kaydederiz. Elbette sizi değiştirecek olan, astroloji ya da astroloğunuz değil, bizzat kendinizsiniz!
Kadın olarak trafikte araba kullanmamızın bile zor olduğu bu günlerde motorsiklet konusunu açmak ne kadar doğru bilemiyoruz ama eğer siz de bu keyfi yaşamak isteyenlerdenseniz, sizin için güzel bir Scooter derlemesi yaptık. Her markadan tasarımı ile ön plana çıkan, şeker mi şeker Scooter modellerini güncel fiyatlarıyla beraber bu yazımızda bulabilirsiniz!
1. Peugeot Django
Motor : 125 cc , Euro 4
Yakıt sistemi: Elektronik enjeksiyon
Güç : 7,5 kw (10,2 hp) /8500 rpm
Yakıt deposu : 8,5 lt
Toplam Uzunluk :1945mm
Gidon Genişliği : 708
Aynalar Olmadan Yükseklik :1291mm
Dingil Mesafesi :1367mm
Kuru Ağırlığı : 132Kg
Sele Yüksekliği :770 mm
Çift Renkli Dizayn
Krom Gövde Panel ve Çıtaları
Mat Gri Dikiz Aynaları
Ön Cam (Standart)
Krom Ön Taşıma Demiri (Standart)
13.900,00 TL. / 15.400,00 TL.
2. Honda Activa S
Motor: Hava soğutmalı, 4 zamanlı, SOHC, tek silindirli
Motor hacmi (cc): 125
Şanzıman: CVT otomatik
Boyutlar (UxGxY) (mm): 1.795 x 675 x 1.105
Yakıt kapasitesi: 6
Boş Ağırlık: 104 kg
Sele yüksekliği (mm): 729
Yerden yükseklik (mm): 130
8.700,00 TL.
3. SYM Fiddle III
Motor Tipi: 4 zamanlı, 2 subaplı
Motor Hacmi: 124.6cc
Soğutma Sistemi: Hava
Yakıt Sistemi: Karbüratör
Şanzıman: CVT
Ön Süspansiyon: Teleskopik Çatal
Arka Süspansiyon: Salınım kolu
Ön Fren:190 mm tek disk
Arka Fren: 130 mm kampana
Boyutlar (UxGxY) (mm): 1900 x 695 x 1130
Ağırlık (KG): 117
Yakıt Kapasitesi (LT): 6.5
9.900,00 TL.
4. Yamaha Neo’s 4
Motor tipi: Tek silindir, 4-zamanlı, sıvı-soğutmalı
Motor hacmi: 49cc
Çap x Strok: 38,0 mm x 43,6 mm
Sıkıştırma oranı: 12,0 : 1
Maksimum güç: 2,3 kW @ 7.000 dev./dk.
Maksimum tork: 3,15 Nm @ 7.000 dev/dk.
Yağlama: Islak karter
Yakıt sistemi: Yakıt Enjeksiyon
Ateşleme sistemi: TCI
Çalıştırma: Elektrik ve Ayak marşlı
Şanzıman: V-Kayışı Otomatik
Yakıt tüketimi: N/A
CO2 emission: N/A
Toplam uzunluk: 1.840 mm
Toplam genişlik: 663 mm
Toplam yükseklik: 1.125 mm
Sele yüksekliği: 790 mm
Tekerleklerarası mesafe: 1.275 mm
Minimum yerden yükseklik: 154 mm
Islak ağırlık: 95 kg
Yakıt tankı kapasitesi: 5,4 litre
9.750,00 TL.
5. PRIMAVERA 150cc ABS E4
Motor: Tek silindir, 4 zamanlı motor, elektronik enjeksiyonlu 4 valf
Silindir hacmi: 154.8 cc
Max güç: 7750 rpm’de 9.5 kW
Max tork: 6500 rpm’de 12.8 Nm
Besleme: PFI – Port Yakıt Enjeksiyonu
Soğutma: Basınçlı hava
Debriyaj: Titreşim amortisörlü otomatik kuru santfirüj kavrama
Vites: Titreşim amortisörlü otomatik kuru santfirüj kavrama
Arka fren:140 mm mekanik kumandalı kampana
Ön fren: Hidrolik kumandalı 200 mm paslanmaz çelik disk
Ön lastik: İç lastiksiz 110/70 – 11″
Arka lastik: İç lastiksiz 120/70 – 11″
Uzunluk: 1869 mm
Genişlik (En geniş yer): 735 mm
Aks aralığı: 1.340 mm
Sele yüksekliği: 780 mm
Yakıt deposu: 8 lt.
Egzost çıkışı: Euro 3 normlarında
21.750,00 TL.
6. Piaggio Liberty S 150cc E4
MOTOR: I-GET MOTOR, TEK SİLİNDİRLİ, 4 ZAMANLI
SİLİNDİR HACMİ: 155 CC
MAX GÜÇ: 9,6 KW 7.750 DEVİRDE
MAX TORK:13 NM 6.500 DEVİRDE
BESLEME: ELEKTRONİK ENJEKSİYON
SOĞUTMA: HAVA
DEBRİYAJ: OTOMATİK KURU SANTRİFÜJ KAVRAMA
VİTES: OTOMATİK CVT
ARKA FREN: 76 MM UZUNLUĞUNDA, HİDROLİK TELESKOPİK ÇATAL
ÖN FREN: 73.5 MM UZUNLUĞUNDA, 4 AYARI BULUNAN TEKLİ HİDROLİK AMORTİSÖR
UZUNLUK: 1.945 MM
GENİŞLİK (EN GENİŞ YER): 690 MM
AKS ARALIĞI: 1.370 MM
SELE YÜKSEKLİĞİ: 780 MM
YAKIT DEPOSU: 6 LİTRE
EGZOST ÇIKIŞI: EURO 3 NORMLARINDA